Bugün 27 Mayıs. Kara bir lekenin tarihe geçtiği gün. 27 Mayıs 1960 darbesi, ülkemizin on yıllarını esir alan lanetli bir geleneğin ilkiydi. Başbakanımız, bakanlar, askerler, akademisyenler… Zaman, umut ve itibarımız darbeciler tarafından, Türkiye düşmanlarının emellerine kurban edildi. Yüz binlerce kez lanet olsun. Allah’ın laneti de, pis darbecilerin üzerine olsun. Ahirette ateşleri bol olsun..!

* * * * * * * * * * * * * * * * *

Demokrasi tarihine kara bir leke olan 27 Mayıs 1960 Darbesi’nin vicdanlarda açtığı yaralar kapanmadı, hiçbir zamanda kapanmayacaktır.

* * * * * * * * * * * * * * * * *

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde, hukukun askıya alındığı, toplumsal ve siyasal düzene ilk darbe; 27 Mayıs 1960’ta, Başbakan Adnan Menderes ile yol arkadaşlarının tutuklanması ve idam edilmesiyle gerçekleştirilmiştir. 27 Mayıs Darbesi, milli irade ile arasına perde çekenlerin demokrasiye, vicdanlara, hukuka ve insanlığa yönelik ihaneti olarak hafızalarımıza kazınmıştır. Ve hep te öyle kalacaktır.

* * * * * * * * * * * * * * * * * *

1950 yılında dönemin tek parti hegemonyasını geride bırakarak milli iradenin teveccühü ile iktidara gelen Adnan Menderes ve yol arkadaşları, kısa zamanda ortaya koydukları yatırımlar ve hayata geçirdikleri projeler ile Türkiye’yi bir adım ileri taşımışlardır.

* * * * * * * * * * * * * * * * * *

Milletin milli ve manevi değerlerini, Anadolu coğrafyasından silmeye çalışan darbeci zihniyet iktidarının antidemokratik uygulamalarını rafa kaldıran merhum Menderes, milletin bağrında büyük bir yara olan, tek parti rejiminin en büyük ayıplarından Türkçe Ezanı uygulamasını kaldırarak, Anadolu’nun Ezan-ı Muhammedi’ye olan özlemini gidermiştir.

* * * * * * * * * * * * * * * * * *

Ülkenin ve milletin yararına olan gidişatın, önünü tıkamak isteyen vesayetçi odaklar, çeşitli yalan ve iftiralar ile 1960 yılında, vesayetin namlusunu Çankaya Köşkü’ne çevirdiler. Millet iradesine savaş açan, milli ve manevi değerleri yok etmeye çalışan zihniyet, demokratik yollarla seçilen yönetime antidemokratik yöntemlerle el koyarak, seçilmiş yöneticileri tutukladı, tiyatrovari yargılamalar ile masum insanları hukuk dışı şekilde darağacına gönderdi.

* * * * * * * * * * * * * * * * *

İdam edilenler, yalnızca Başbakan, Bakan, Milletin Vekilleri değil, bilakis demokrasi ve milli iradeye olan inançlarıyla, milletin ta kendisi oldu. Üzerinden yıllar geçse de, vesayetçi odaklar varlığını devam ettirerek, en son 15 Temmuz’da da benzer bir senaryoyu devreye sokmaya çalıştılar.

* * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Ancak aziz milletin darbeler ve darbeciler karşısında kararlı duruşuyla, bu kez millet iradesi üzerinde tahakküm kurmak isteyenlerin oyunları bozuldu. Millet, 15 Temmuz’da demokrasi düşmanlarına en büyük dersi verdi.

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Merhum Adnan Menderes ve yol arkadaşlarının, aziz hatıralarının yaşatılması amacı ile milletin evlatlarının yargılanarak, idam edildiği Yassı Ada, ismi de, değiştirilerek ‘Demokrasi ve Özgürlükler Adası’ oldu. Darbeci, vesayetçi odaklar ise, tozlu raflara gömülerek tarih oldular. Adnan Menderes ve yol arkadaşlarının aziz hatıraları, burada yaşatılmaya devam edecektir.

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Bu vesile ile ‘27 Mayısların, 12 Eylüllerin, 28 Şubatların, 15 Temmuzların’ Anadolu feraseti karşısında zavallı kalacağını, bu ülkede darbeler döneminin artık kapandığını, her türlü vesayete karşı var olan mücadele ile kararlılıkla sürdürmeliyiz. Demokratik ve müreffeh bir Türkiye’de yaşayabilmemiz için, serden geçen Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan başta olmak üzere, tüm demokrasi şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Demokrasimize ve irademize düşman olan şer odaklarını, hiçbir zaman unutmayacağız. Ve onları da her zaman lanetle anacağız.

Yeni Journal’da yayımlanan köşe yazıları, yazarların kendi görüşlerini yansıtmaktadır. Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlara aittir.