Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Terör bir insanlık suçudur. Nereden gelirse gelsin hep beraber mücadele etmek zorundayız. Teröre destek verenin de teröristin yanında duranın da seyyar mahkemeler kuranların da Allah bin belasını versin." dedi.
Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu, Sivas Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, bir dönem Sivas'ın 14 milletvekili çıkardığını, ancak şu an bu sayının 5 olduğunu söyledi.
Sivas'ın güzel bir kent olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Benim size sözüm var, göreceksiniz Sivas Demir Çelik Fabrikası'nı kamulaştıracağım, binlerce işçi orada çalışacak. Bay Kemal 6 ay içinde o fabrikayı kamulaştıracak ve Sivaslılara tahsis edilecek." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, görüşü, inancı ne olursa olsun insana saygı duyduğunu dile getirerek, yatırımlarda ayrımcılık yapılmaması gerektiğini, kentteki iki sanayi bölgesi arasındaki teşviklerin farklı olduğunu aktardı.
Devletin adaletle, liyakatle, bilgiyle, birikimle yönetileceğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Bütün bunlar olmadığı takdirde böyle farklı kararlar, rahatsız edici uygulamalar çıkıyor ortaya. Onun da sözünü Sivaslı sanayicilere, Sivaslı yatırımcılara veriyorum. Teşvik, Sivas'ın tamamını kapsayacak, sadece bir bölgeyi değil. Bu coğrafya büyük ve güzel bir coğrafya, bereketli toprakları var. Buğdayı niye dışarıdan alıyoruz, arpayı niye dışarıdan alıyoruz, yulafı niye dışardan alıyoruz, soğanı niye dışarıdan alıyoruz, canlı hayvanı niye dışarıdan alıyoruz, eti niçin dışarıdan alıyoruz, neden? Toprak mı yok, var, insan mı yok, var, güneş mi yok, var, su mu yok, var. Neden üreticiyi, çiftçiyi toprağa küstürdük? Barıştıracağım, barıştıracağım. Yurt dışından değil, burada üretecek insanımız, burada kazanacak insanımız. Her şeyi biz üreteceğiz."
"Dünyayla rekabet edeceğiz"
Kılıçdaroğlu, felsefesinin, Türkiye'yi dünyayla yarışır duruma getirmek olduğunu vurgulayarak, "Dünyanın işsizlik deposu olmayacak burası. Dünyanın göçmen deposu olmayacak burası, dünyanın çöp deposu olmayacak burası. Burası yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti bilgiyle, birikimle, kalkınmayla, dünyayla rekabet eden bir devlet haline gelecek. Bunun sözünü veriyorum. dünyayla rekabet edeceğiz." sözlerini sarf etti.
Taşeron işçilerin tamamına kadro vereceklerini vadeden Kılıçdaroğlu, köy okullarını yeniden açacaklarını, bütün köylerde öğretmen olacağını, 100 bin öğretmenin atamasını gerçekleştireceklerini ve taşımalı eğitime son vereceklerini belirtti.
Kemal Kılıçdaroğlu, kadınlara aile destekleri sigortasını getireceklerini, geliri olmayan ve geliri asgari ücretin altında olan bütün ailelere devletin yardım yapacağını anlattı.
20 bin sosyal hizmet uzmanı atayacaklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, "Sizin evinize gelecekler, ev kiralık mı. değil mi? Engelli var mı, yok mu? Hanede kaç çocuk var? Yaşlı var mı, yok mu? Geliriniz var mı, yok mu? Gelirinizin ana kaynağı nedir? Bunlara bakacaklar ve size belli bir rakam belirleyecekler. O rakamı asgari ücretin altında olmamak kaydıyla kadının banka hesabına her ay düzenli yatıracaklar." ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, huzuru, bereketi ve birlikte yaşama sevincini getireceğine işaret ederek, köylere ziraat mühendisleri, ziraat teknisyenleri ve veteriner hekimler atayacaklarını bildirdi.
Suriyelileri ve Afganları en geç iki yıl içinde kendi ülkelerine göndereceklerine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin bir göçmen deposu olmayacağını vurguladı.
"Sinan Ateş'in katillerini unutmadık"
Kemal Kılıçdaroğlu, devlette 27,5 yıl çalıştığına işaret ederek, şunları kaydetti: "Her zaman her yerde dürüst görev yapmaya özen gösterdim. Hiç kimsenin hakkını, hukukunu ihmal etmemeye özen gösterdim. Herkese yardımcı olmak gibi geleneksel bir aile yapısından geliyoruz. Sinan Ateş'in katillerini unutmadık. Kulaklarından yakalayacağım, yargıya teslim edeceğiz. Hiç endişe etmeyin. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu'nun oğlu geldi, 'babamın hakkını, hukukunu savun' dedi. Ona da söz verdim. O olayı da bütün ayrıntılarıyla ortaya koyacağım ve bu millete bilgi vereceğim. Gizli kapaklı bir şey olmayacak. Yok masanın altı, yok masanın üstü, yok terör örgütleri, yok işbirliği, açık ve net söylüyorum. Terör bir insanlık suçudur. Nereden gelirse gelsin hep beraber mücadele etmek zorundayız. Teröre destek verenin de teröristin yanında duranın da seyyar mahkemeler kuranların da Allah bin belasını versin."
Kökten milliyetçi olduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Bizim milliyetçiliğimiz onlarınkine benzemez. Onlarınki mevsimlik milliyetçilik." değerlendirmesinde bulundu.
Ülkenin hakkını ve hukukunu sonuna kadar koruyacaklarını anlatan Kılıçdaroğlu, "Birilerine boyun eğmeyiz, birilerinin önünde diz çökmeyiz. Düne kadar küfür ettikleri adamın kapısına gidip de onun önünde para dilenmeyiz. Biz Kuvayımilliyeciyiz." dedi.
Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı seçildiğinde Çankaya'ya gideceğini belirterek, "Sizler gibi yaşayacağım. Sizler gibi yaşıyorum zaten. Sizler gibi bir aileden geliyorum ben aslında. Herkesi seviyorum, herkese saygı duyuyorum. Bana oy versinler vermesinler, söz verdim, 85 milyonun cumhurbaşkanı olacağım, 85 milyonu kucaklayacağım." diye konuştu.
"Sivas'ın nasıl şaha kalktığını göreceksiniz"
Vatandaşlara sandığa gitmelerini tavsiye eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Sivaslı gençlere Silikon Vadisi sözü vermiştik, yapacağız. Bilime, teknolojiye önem vereceğiz. Sivas'ı Orta Anadolu'nun en güçlü kentlerinden birisi haline getireceğiz. Sivas'ın içinin boşaldığını biliyorum. Anadolu'nun, Sivas'ın nasıl şaha kalktığını göreceksiniz. Zaten hedefimiz 5 yıl içinde İstanbul'un nüfusunu 2,5 milyon azaltmak ve o insanları Anadolu'ya getirmek. Anadolu'da onlara çok ama çok iyi imkanlar sağlayacağız. Güvenliğimizi sağlayan polis kardeşlerimiz var. Onlara da yürekten teşekkür ediyorum. Polis kardeşim derdini biliyorum. Günde 12, 13, 14 saat çalıştıklarını biliyorum. Bazen 24 saat evlerine gitmediklerini de biliyorum, büyük sıkıntılar çektiklerini de biliyorum. Onu da çözeceğiz, çünkü polisi sokakta gördüğünüz zaman, devleti görüyorsunuz. Onlar, devletimizi temsil ediyorlar."
"Bu seçim aslında bir referandum"
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da ülkeyi demokrasi bayramına götürdüklerini, 14 Mayıs'ta, geçmişte olduğu gibi sandıkta oylarıyla iktidarı değiştireceklerini dile getirdi.
Ülkenin kötü yönetildiğini ve çok yazık olduğunu ileri süren Babacan, şu görüşleri paylaştı: "Dürüst ve ehil insanlar iş başına geldikten sonra bu ülkenin çözülemeyecek bir sorunu yok. Hem dürüst hem işi bilecekler. Bütün bakanlar ve üst düzey bürokrasi, ehliyetli ve liyakatli insanlardan oluşacak. İşte onun için diyoruz ki biz buradayız, sizi de seçimin şafağında aramıza bekliyoruz. Artık bu ülkede hiçbir şey eskisi gibi olmasın istiyoruz. Onun için diyorum ki bu seçim aslında bir referandum. İki tercihli bir referandum. Biz 'demokrasi, zenginlik, huzur, özgürlük ve bahar' diyoruz. Türkiye'nin yarınlarına damga vuracağız inşallah. Şimdiden hayırlı olsun."
