Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği dünyada ilk ve tek bayram olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve çocuk bayramı tüm yurtta coşkuyla kutlanıyor. Özel bir Anaokulunun Kurucu Müdürü ve Çocuk Gelişim Uzmanı Emel Seri, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın çocuklar açısından önemini ve bu kapsamda okulda gerçekleştirilen etkinlikleri Yeni Journal’a aktardı. 23 Nisan’ı, dünya ile paylaşan ilk ve tek ülkeyiz Seri, “23 Nisan 1920, Türk milletinin millî iradesini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı gündür. Ulu önderimiz, Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği bu gün tarihimizin en önemli günlerinden birisidir. Ülkemiz, Ata’mızın sayesinde dünyada çocuklarına bayram hediye eden ve bu bayramı bütün dünya ile paylaşan ilk ve tek ülkedir. Büyük önder Atatürk’ün düşüncesinde çocuklar, milletin geleceğidir. Onlara duyduğu, sarsılmaz güvenin ve büyük sevginin ifadesi olarak, millî bayramımız olan 23 Nisanları çocuklara armağan etmiştir” diyerek günün anlam ve önemini vurguladı. “Benim çocuğum başrol olsun, önde dursun yaklaşımı oldukça yanlış!” Çoğu okulun, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarını, haftaya yayarak çeşitli etkinlikler düzenlediğini dile getiren Seri, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tarihimizin gurur dolu sayfalarının yeni nesillerce öğrenilmesi ve Türk Devleti’nin devamını emanet edeceğimiz yeni Cumhuriyet bekçilerinin bu bilinçle yetişmesi amacıyla 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, önemli birer vesiledir. Mademki 23 Nisan günü çocukların bayramı biz de bugünü onlara yönelik kutlamalıyız. Çoğu okul artık sadece 1 gün ile sınırlı kalmayıp yaklaşık tüm hafta boyunca etkinlikler planlıyor. Eskiden 23 Nisan törenleri denilince aklımıza çocukların yaptığı gösteriler gelirdi. Artık bunlar da çok değişti. Pek çok kurum, çocukların en büyük hakkı olan oyundan alıp, çocukları gösteriler için hazırlamıyor. Düşünsenize bayram çocukların ama yine çocuklar, yetişkinleri mutlu etmek için çaba gösteriyor. Tabi bu durum hiç kolay olmuyordu. Anne-babaların istekleri farklı, öğretmenlerin, idarecilerin istekleri çok farklı oluyordu. Bazı anne-babalar, bazen maalesef ‘benim çocuğum başrol olsun, önde dursun, en güzel kostümü o giysin” şeklinde düşünebiliyorlar. Bu son derece yanlış. ‘Gösteri sırasında çocuklar yanlış bir hareket yapmasın ve izleyiciler beğensinler’ düşüncesi ile zaman zaman zorlanan, çocuklar için bu durum sakıncalı olabiliyordu. Bir Çocuk Gelişim Uzmanı olarak şöyle düşünüyorum; 23 Nisan’da bizler çocuklar için bir şeyler yapmalıyız.” “İçimizdeki çocuk hep yaşasın” Seri, “Açık havada oyunlar, eğlenceler, yarışmalar birlikte organize edilerek kutlanmalıdır. Böylece çocuklar, en güzel şekilde eğlenip, bayram coşkusunu yaşayabileceklerdir. Bugünün çocukları yarının büyükleridir. Onlara saygı duymalı, en önemli işleri olan oyun zamanlarından çalmamalı ve onlarla birlikte hoplayarak, zıplayarak, gülerek 23 Nisan’ı kutlamalıyız. Hepimizin bayramı kutlu olsun…Ve içimizdeki çocuklar hep yaşasın” diyerek sözlerini tamamladı.