Yiğiner, İstanbul’da var olan taksi sorunun Ankara’da olmama nedenlerini, taksicilerin sorunlarını, yönetimsel sorunları ve çözümleri ile Ankara’da taksiye yapılan yüzde 50’lik zammı İHA muhabirine değerlendirdi.
Yiğiner, yüzde 50 zammın kendileri için yeterli olduğuna dikkati çekerek, “Zaten bundan fazlasını verdiğimiz zaman bu sefer müşterilerimizi mağdur edecektik. İnsanların taksi kullanma haklarını elinden alacaktık. Hem esnaf arkadaşlarımızı hem de müşterilerimizi düşünerek onları da mağdur etmeyecek, taksiye rahatlıkla binmelerini sağlayacak şekilde fiyat ayarlaması yaptık. Yüzde 50 şu an bizim için yeterli. Herkes memnun. Hizmet kalitemiz diğer illerle kıyaslanamaz. Yüzde 100 zammı kendimiz alabilirdik. Ankara’da şu sistem vardır: Oda tarifeyi hazırlar, birliğe gönderir. Orada da yine yönetici başkan benim. Yönetim kurulunu toplayarak buna karar veririz. Biz bunu çok değerlendirdik. Yüzde 50’nin üzerindeki zammın adil olmayacağını düşündük. Gerçekten de isabetli oldu. Hem müşterilerimiz hem de esnafımız memnun” dedi.
“Biz hiçbir şikayeti değerlendirmeden geçmeyiz”
Yiğiner, İstanbul’da var olan taksi sorunun Ankara’da olmama nedenlerini şöyle sıraladı:
“Sistemle alakalı bir durum. Dönem dönem iletişim eğitimleri verdik. Biz Ahi Teşkilatıyız. Bin 200 yıl önce kurulmuş bir teşkilatız. Bunun kuruluş amacı, meslekte ve sanatta ahlaklı olmak, dürüst davranmak ve dayanışma içinde olmak. Bir sistem kurulmuş ve çok güzel bir sistem. Biz bu sistem üzerinden yürüyoruz. Önceliğimiz müşteri memnuniyetimiz. Arkadaşlarımızı hep bu yönde uyarıyoruz. Müşterilerimiz bizim velinimetimiz. Ankara’da en ufak bir şikayet olduğu zaman muhakkak bana kadar gelir. Sistemimizde durak temsilcilerinin hepsinin kaydı mevcuttur. Durak temsilcilerimiz, duraklarını kontrol eder. Olumsuz bir durum olduğu zaman bize bildirirler. Diyelim ki bir taksici esnafımız yanlış hareket etti. Muhakkak bizim yöneticilerimizin bundan bilgisi olur ve o kişi buraya gelir. Buraya muhakkak uğrar. Biz hiçbir şikayeti değerlendirmeden geçmeyiz. Hepsini birebir kontrol ederiz. Ankara’da taksicilik yapan Anadolu insanı helalinden para kazanıyorlar, dürüst çalışıyorlar. İşin enteresan tarafı ise şu: İnsanlar özellikle İstanbul ve diğer illerden geldiklerinde şaşırıyorlar. ‘Biz Ankara’da el ediyoruz taksi duruyor’, ‘taksiler kısa mesafe uzun mesafe ayrımı yapmıyor’ diyorlar. Olması gereken budur. Biz bununla yetinmiyoruz.”
“Meslektaşlarımızın yaptığı uygunsuz işlerden biz mahcup oluyoruz”
Hizmet kalitelerini 2024 yılında artıracaklarını savunana Yiğiner, “Şoför kartı uygulaması ile birlikte eğitimlerimiz de devam edecek. Bu şekilde aldığımız ücretin karşılığını fazlasıyla vereceğiz. Müşteri memnuniyeti en üst seviyeye çıkmış olacak. Biz bu anlayışla bu koltuklarda oturuyoruz. Biz, görüyoruz, üzülüyoruz. Gerçekten mahcup oluyoruz. Her gün bir iki meslektaşımız diğer illerde uygunsuz işler yapıyorlar. Özellikle turist seçmeleri, müşteri ayırt etmeleri. Bunun izahı olamaz. Hepimiz birer turizm elçisiyiz. Turist ilk taksiye biner. Bizim daha dürüst davranmamız lazım, daha ahlaklı davranmalıyız. Bu ülkeye ihanet gibi olur. İki gün önce arkadaşlarımız toplanıp yanıma geldi. ‘Başkanım biz mahcup oluyoruz, üzülüyoruz bu yaşananlardan’ dediler” ifadelerini kullandı.
“TŞOF’ta yönetimsel anlamda ciddi problemlerimiz var”
Mesleki olarak sıkıntılarının olduğunu dile getiren Yiğiner, “Bir adam 80 yaşının üzerine geldiği zaman bu işleri yapmamalı. 65 yaşın üzerinde ticari araç alıp kullanamıyorsunuz. Buna rağmen bizim çatı kuruluşu yöneticilerimiz 80 yaşının üzerinde. Koltukları boşa işgal ediyorlar. Sıkıntı buradan kaynaklanıyor. Özellikle Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu’nda (TŞOF) ciddi problemlerimiz var. Yönetimsel anlamda sıkıntılar var. Şu koltukta eğer işimizi yapamıyorsak durmamamız lazım” diye konuştu.
“’Biz şaşırıyoruz Ankara’daki bu hizmetten dolayı’ diye telefonlar alıyorum”
Yiğiner, Ankara şoför esnafına teşekkür ettiğini ifade ederek, “Biz mutlu oluyoruz. Çünkü defalarca telefon aldım. Defalarca beni ziyarete geldiler. ‘Biz şaşırıyoruz Ankara’daki bu hizmetten dolayı’ diye. Biz hizmet kalitemizi artırarak devam edeceğiz” dedi.
“Eğer cezai yaptırım uygularsak, denetim yaparsak, bize oy vermezler’ diye denetim yapmıyorlar”
İstanbul’daki taksi sorununun yönetim kaynaklı olduğunu söyleyen Yiğiner, “Bir de belediye ve hükumetin uyum içinde olmaması var. Ayrıca bu durumun siyasi malzeme yapılması var. Bir de bizler seçimle geliyoruz. Bazı başkanlar, bu işin üzerine gidemiyor. ‘Eğer cezai yaptırım uygularsak, denetim yaparsak, bize oy vermezler’ diye. Tam tersini düşünüyorum ben. Biz işimizi layıkıyla yapmaya çalışıyoruz. yedi aday çıktı bize. Yedisinin iki misli oy alarak kazandım. Böyle bir şey de yok. Siz işinizi düzgün yapın. Burada hükumetimize de belediyemize de iş düşüyor. Denetim eksikliğinden kaynaklanan bir durum bu” değerlendirmesini yaptı.
“Taksi ihtiyacını karşılayıp denetim yapacaksınız”
Yiğiner, konuşmasına şöyle devam etti:
“Yüzde 100 zam yaparak, normal hastaneye gidecek, araç kullanamayacak halde olan insanlarımızın taksi kullanma haklarını ellerinden almamak lazım. Sadece turist olarak değerlendirmememiz lazım. Biz şehrimizde yaşayan insanlar da var. Acil hastaneye gitmesi gerekebilir, düğüne gidebilir, araç süremeyebilir, kızımız olabilir, hanımımız olabilir. Bu insanların taksi kullanma haklarını ellerinden almamamız lazım. Onun için fiyat tarifesini belirlerken buna dikkat etmemiz lazım. Elhamdülillah diyoruz. Arabalarımız değerli. Üç-beş kuruş evimize helalinden ekmek götürebiliyoruz. Biz memnunuz. Diğerlerinin aç gözlülük yapmaması lazım. Burada ihtiyaç varsa oturup konuşacaklar. UKOME diye bir kurum var. Burada değerlendirilmesi gerekiyor. Hükumet tarafı olsun belediye tarafı olsun. İhtiyaç varsa ki bu Ankara’da da olabilir, diğer illerde de olabilir. Bu arz talep meselesidir. Eğer yetersizse dönemsel olarak ticari taksi verilebilir. Her şey yapılabilir. Olması gereken de bu. İhtiyacı karşılayıp denetim yapacaksınız. İşi çözeceksiniz.”
“Hak etmediği parayı almak için taksiye sadece turistler alınıyor”
Yetkililere seslenmek istediğini dile getiren Yiğiner, “Lütfen bir ihtiyaç varsa ihtiyaçlar görülsün. Artık İstanbul’daki taksi sorunu çözülsün. Artık yurt dışından gelen turistler bile rahatsız. Niye Türk vatandaşı alınmıyor da turistler alınıyor? Onlardan fazla para almak için. Hak etmediği parayı almak için. Bizim hükumet olarak da TŞOF olarak da oda yöneticileri ve başkanları olarak bizim bu işe el atmamız gerekiyor. Biz üzülüyor. Meslektaşlarımız üzülüyor. ‘Ne hale düştük biz’ diye üzülüyoruz. Bu kadar basiretsiz bir yönetim şekli olmaz” dedi.
