Begüm Sıla EREN-
Tıklım tıklım olan, halk arasında sosyete pazarı olarak bilinen Ankara’nın Yenişehir pazarı son zamanlarda eski ilgiyi görmüyor. Değişen alışveriş alışkanlıkları ve ekonomik faktörler, bir zamanlar canlılıkla dolan pazar yerlerini olumsuz etkilemeye devam ediyor.
Alıcıların alışveriş yapacak gücünün olmadığını ve insanların ihtiyaç önceliğinin değiştiğini söyleyen esnaf Yeni Journal’a konuştu.
“Zararına mal satmak zorunda kaldık”
Alaattin Ataş: Alım gücünün düşmesi, alıcıları çok etkiledi. Eskiden pazarımız insan kaynıyordu, şimdi maalesef boş ve gelen alıcılar öncelikle sebze meyveye önem veriyor çünkü önce temel ihtiyaçlar geliyor. Ben burada giyim ürünü satıyorum, bu sene istediğim verimi alamadım sadece ben değil kimse alamadı, dolayısıyla zararına mal satmak zorunda kaldık. İnsan sayısı azalınca, onların alım gücü olmadığı gibi bizim de alım gücümüz azalıyor bu kısır bir döngü, şartlar daha iyi olabilirdi. Gerçekten bir zamanlar müşterilere yetişemezken, şu an oturuyorum, müşteri bekliyorum. Mevcut sistem, mevcut parti anlayışı değişmezse, insanların yüzü gülmez. Bu ülkenin iyi olması için değişiklik gerekiyor yoksa hiçbir şey değişmez.
“Aslında iş yapıyoruz ve kar sağlıyoruz”
Baran Kaya: Ben herkesten farklı bir görüş sunmak istiyorum. Aslında iş yapıyoruz ve kar sağlıyoruz, ürünü zararına satmıyoruz. Eskiden burada yaşayan insanlar daha çok alışveriş yapar, pazarı canlı tutarlardı. Ancak zamanla, mahalledeki insanların gelir seviyesi değişti ve alışveriş alışkanlıkları farklılaştı. Artık insanlar daha çok süpermarketlerden alışveriş yapıyorlar, pazar yerine pek uğramıyorlar. Fakat uğrayanlar da bize kar bırakıyor ben memnunum toplu aldığımız ürünleri burada kar ile satıyoruz. Eskisi gibi kalabalık diyemem ama kar bırakıyor. Biz esnaf olarak, müşterilerimizin taleplerine uygun ürün çeşitliliğini artırmaya çalışıyoruz, gelen müşteri bizi döndürüyor.
“Alım gücü yok pazarı canlı tutamıyoruz”
Ahmet Kara: Ben burada uzun yıllardır esnaflık yapıyorum ve son zamanlarda gerçekten işlerin durgunlaştığını söyleyebilirim. Fiyatlar ucuz ama müşteri yok, eskiden burası mahallemizin kalbi gibiydi. Şimdi, insanlar daha çok büyük alışveriş merkezlerine veya online platformlara yöneliyorlar, bu da tabii ki buradaki esnafları olumsuz etkiliyor. Eskiden her hafta burada özenle ürünlerimizi satardık, ancak artık müşteri sayısında belirgin bir düşüş var. Bu durum, biz esnafları ekonomik olarak zor durumda bırakıyor. Buna ek olarak alım gücü yok denecek kadar az ve dolayısıyla pazarı canlı tutamıyoruz. Çözüm bulamıyoruz, buna çözüm olacak bir durum da yok her şey bitmiş durumda.
“Ürün için alış olmayınca, satış da yok”
Volkan Şener: İş yok, kimsenin maddi durumu yok, pazara harcayacakları bir gelir yok, insanların durumu gerçekten çok kötü. Kimseye bir şey diyemiyorsun, herkes birbirinden beter. Arkadaşların bazıları “iyi ya geçiniyoruz” diyor öyle bir şey yok çünkü abartıyorlar, memnuniyetlerini dile getiriyorlar ama pazarda insan yok. Ekonomi hepimizi zorluyor, alıcılar eskisi gibi alışveriş yapamıyor, kısıtlı davranıyor alışveriş konusunda, biz de daha az mal getirtiyoruz. Ekonomi; alışveriş şeklini, alışkanlıkları, yeme içme düzenini her şeyi değiştiriyor. Ben memnun değilim pazarın bu halinden, canlı değil, eskiden ramazan ayında iş yapardık artık pazar alanı boş. Herkesin dediği gibi alım gücü yok, bir ürün için alış olmayınca, satış da yok.
