İtalyan meslektaşlarıyla aralarındaki maaş ve çalışma koşulu eşitsizliğine karşı geçtiğimiz haftalarda eylem yapan Özel İtalyan Lisesi’nin Türk öğretmenleri, grev kararı aldıklarını duyurdu.
Tez Koop-İş Sendikası’nda örgütlü öğretmenler, bugün okul önünde yaptıkları açıklamayla grevi ilan etti ve kararı okula asarak süreci resmen başlattı.
Ağustostan bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde okul yönetimi, 2026 için yüzde 15, 2027 için ise sıfır zam önermişti. Okulda Türkiyeli öğretmenler yaklaşık 60 bin TL, İtalyan öğretmenler ise yaklaşık 350 bin TL maaş alıyor.
“Aynı okul, iki farklı dünya”
İlk konuşmayı yapan Tez Koop-İş İstanbul 5 No’lu Şube Başkanı Selahattin Karakurt, arabuluculuk dahil tüm görüşmelerin sonuçsuz kaldığını belirterek “Grev artık kaçınılmaz hale geldi” dedi. Aynı sınıflara girip aynı koridorları paylaşmalarına rağmen Türk öğretmenlerin çok daha düşük statüde çalıştırıldığını ve ücret farkının altı kata ulaştığını vurguladı.
Karakurt, makul farkların kabul edilebilir olduğunu ancak bu seviyedeki ayrımın açıklanamayacağını belirterek, “Bu ayrımcılığın sebebi öğretmenlerimizin Türk olması mı?” diye sordu. Taleplerinin İtalyan öğretmenlerin ücretlerinin düşürülmesi değil, Türk öğretmenlerin neden bu kadar düşük maaşa mahkûm edildiğinin açıklanması olduğunu söyledi.
“Adaletsizlik sadece ücretlerde değil”
Karakurt, ders yükü ve çalışma koşullarında da çifte standart olduğunu ifade etti: “İtalyan öğretmen yerine derse giren Türk öğretmen ek ödeme alamıyor ancak aynı işi yapan İtalyan öğretmen alıyor.” Öğretmenler, insanca çalışma koşulları, iş güvencesi, sendikal hakların tanınması ve baskının son bulmasını talep etti.
“Bu grev bir onur grevidir”
Karakurt, çözümsüzlüğün yönetimin tutumundan kaynaklandığını söyleyerek grevin bir tercih değil zorunluluk olduğunu belirtti. “Bu sadece bir ücret uyuşmazlığı değil; mesleki saygınlığımızı koruma mücadelesidir” dedi.
“Son üç yıldır neredeyse zamsız çalışıyoruz”
Okulda görev yapan öğretmenlerden İlhan Gülek, ağır ekonomik koşullar altında utanç verici maaşlarla çalıştıklarını söyledi. Ders ve teneffüs sürelerinin öğretmenleri tükettiğini, nöbet görevlerinin yalnızca Türk öğretmenlere verildiğini belirtti.
Gülek, ders sürelerinin eğitime uygun olmadığını okul yönetimine ilettiklerini söyledi. Aldığı yanıtı ise şöyle paylaştı:
“Okula dedik ki, Türkiye'deki her okulda olduğu gibi dersler 40 dakika, teneffüslerin 10 dakika olmalıdır. Okul yönetimi ne yaptı? ‘İtalya'da dersler 60 dakika, 40 dakikaya düşürürsek İtalyan öğretmenler maddi kayba uğrar’ diyerek taleplerimizi reddetti. Özel İtalyan Lisesi İtalyan devletine bağlı bir okul olsa da Türkiye sınırları içindedir ve Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlıdır. Okul programı İtalya'nın şartlarına göre değil, Türkiye şartlarına göre hazırlanmalıdır.”
“Bu teklif emeğimizi ve mesleki saygınlığımızı açıkça yok saymakta”
Bugüne kadar tüm demokratik yolları denediklerini ve müzakere masasında birçok taleplerinden de vazgeçtiklerini söyleyen Gülek 10 Aralık İnsan Hakları Günü’ne de atıf yaparak okul yönetimine şu şekilde seslendi:
“‘Bugüne dek yaptıklarımızın, emeğimizin, iki ülke arasındaki dostluğa katkımızın hiç mi önemi yok?’ diye sorduğumuzda okulun İtalyan müdürü bize ‘Sizler İtalya için sadece birer sayıdan ibaretsiniz,’ dedi. Bugün İnsan Hakları günü. Bizi sayıdan ibaret görenlere sesleniyoruz: Biz insanız. Biz öğretmeniz. Siz anlayana kadar da bunu anlatmaya devam edeceğiz. Anlatmanın bir yolu da grev yapmaksa, buna da varız.
“Bu mücadele sadece bizim geleceğimiz için değil, öğrencilerimizin de geleceği içindir.”
