BBP Ankara’da Bilgilendirme, İstişare ve Dayanışma Toplantısı düzenledi. Toplantıya BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve partililer katıldı. Toplantıda, Türkiye’nin ekonomisi, Türkiye’nin bugün ve geçmişte karşılaştığı problemler ve Türkiye ekonomisi ile Avrupa ekonomisinin karşılaştırması yapıldı. Toplantıda konuşan BBP Genel Başkanı Destici, Türkiye’nin terörle mücadeleye harcadığı paraya değinerek, “Zaman zaman devletimizin resmi kuruluşları tarafından telaffuz edilen ve 40 yılda terörün ülkemize maliyeti olarak ifade edilen en az bir trilyon dolar bugün yaşadığımız problemlerin en temel ve öncelikli nedenlerinden biridir. Bakın sadece terörle mücadeleye bir trilyon dolar harcamışız ve bu en alt limit. Bugün Türkiye Cumhuriyeti devletinin iç, dış kamu, özel borç toplamı 460 milyon dolar. Bu borcun iki katından fazlasını sadece terörle mücadeleye harcamışız. Daha somut olması için bir örnek vereyim. 1997 yılında Ford Otosan fabrikası kuruldu. Kendi web sitelerindeki bilgilere göre bu yatırım 650 milyon dolar harcanarak faaliyete geçirildi. 2021 yıl sonu itibariyle bağımsız denetçi raporuna göre toplam çalışan personel sayısı 13 bin 724, 2021 yılı toplam satış hasılatı, 5 milyar 335 milyon dolar olup bu tutarın 4 milyar 90 milyon doları ihracat. Bir teröre harcadığımız paraya bakın birde bu fabrika için harcanan paraya bakın. Kayıplarımızın ne kadar büyük olduğunu buradan kıyaslayabilirsiniz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin umut vaat eden bir ülke olduğunu belirten Destici, “Cumhuriyeti ilan ettiğimiz tarihin üzerinden neredeyse bir asır geçti. Geçen asırdan bugüne taşıdığımız ve sonradan önümüze çıkarılan ağır meselelere rağmen, bugün ümit verici bir seviyede olduğumuzu düşünüyorum. Elbette daha iyi bir noktada olabiliriz, olacağız. Hayalini kurduğumuz noktaya ulaşmak için hep birlikte çalışacağız. Çok uzak olmayan bir zamanda da bu seviyeyi yakalayacağımıza inanıyorum” şeklinde konuştu.

1990’lı yıllarda yaşanan ekonomik krizlere de değinen Destici, “Bunlardan ilk hatırlanan 5 Nisan 1994 ekonomik krizidir. 28 Şubat süreci ülkemiz için çok sayıda probleme neden oldu. Bu sürecin meydana getirdiği sosyal ve siyasal tahribatın dışında, sadece batan bankalarla hortumlanan/kaybolan rakamın 65-70 Milyar dolar olduğu o dönemi inceleyen raporlarda yer alıyor. 2001 yılında yaşadığımız ekonomik krizin ise bize faturasının, 250 ile 400 milyar dolar arasında olduğu uzmanlar tarafından ifade ediliyor. Danıştay Baskını, Hrant Dink cinayeti, 367 Krizi, Ergenekon Dava Süreçleri, MİT krizi, Gezi Olayları, 17/25 Aralık Süreci, şehirlerde ardı ardına patlayan bombalar ve 15 Temmuz hain darbe girişimi, arka arkaya sosyal hayatı, dolayısıyla siyaset ve ekonomiyi sarsan kriz anlarıydı ve biz, Avrupa devletlerinin belki 50 yılda bir kez yaşayabileceği kriz şartlarını, birkaç yıl içinde peş peşe yaşadık. Tümü, doğrudan ya da dolaylı, milletimizin her bir ferdine önemli zararları olan olaylardır. Ve tümünde, uluslararası güç odaklarının parmak izlerine rastlarız” ifadelerine yer verdi.

“Ülkemiz Maastricht Kriterlerine göre iyi durumda”

Destici, konuşmasında Türkiye’nin Maastricht Kriterleri açısından iyi durumda olduğunu söylediği konuşmasında “Maastricht kriterlerine göre AB tanımlı bütçe açığının Gayrisafi Milli Hasıla (GSMH) oranı en fazla %yüzde olabilir. AB ülkelerinin kahir ekseriyeti kendi koydukları kriterlerden çok uzağa düşmüşken, ülkemiz oldukça iyi durumda. Yine Maastricht kriterlerine göre Kamuya ait borçların GSMH’ya oranı yüzde 60’ı geçmemesi gerekmektedir. Bu kriter açısından da AB ülkelerinin büyük bölümü sınıfta kalmış durumda. Ülkemizin bu kriter açısından da durumu oldukça iyi bir seviyede. Türkiye’de kamu borçlarının GSMH’ya oranı 2022 sonu itibariyle yüzde 40’dan daha az. Geçtiğimiz yıllarda bu oran ülkemiz açısından yüzde 27’lere kadar düşmüştü” ifadelerini kullandı.

“21. Yüzyıl Türk asrı olacak”

21. Yüzyılın Türk asrı olacağını söyleyen Destici, “Avrupa’nın yüz yıllara dayanan sömürgecilik geçmişine rağmen birçok konuda AB ortalamasını tutturduğumuzu göreceksiniz. Yani bizim bir yılda yaşadığımız problemleri bu ülkelerin 30-40 yılda yaşamadıkları ve görmedikleri halde bizim bazı kriterler açısından onlardan geride kalmadığımız ortadadır. Bu da bizim umutlu olmamız için çok önemli bir değerdir. Lakin biz inanıyoruz ki, 21. Yüzyıl Türk asrı olacak ve şimdilik bölgesel bir güç olarak dünyada her geçen gün etkinliğimizi artırıyoruz. Biz büyük bir ihtimalle göremeyeceğiz. Fakat bizim çocuklarımız, torunlarımız büyük bir küresel güç olan Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşları olarak yaşayacaklar” ifadelerine yer verdi.

“Muhalefet felaket tellallığı yapıyor”

Destici, muhalefetin ekonomi üzerinden yaptığı eleştirilere karşı, “Son zamanlarda yaşanan ekonomik gelişmeler neticesinde başta muhalefet olmak üzere birçok kesim adeta bir felaket tellallığı yapmaktadır. Oysa rakamlara, grafiklere ve tablolara baktığımızda durumun hiç de onların dediği gibi olmadığını görüyoruz. Evet, birkaç yıl öncesine göre negatif manada bir değişim var. Fakat son 15 yılın ortalamasına bakarsanız, geçmiş de iyi olarak kabul edilen birçok yılda ekonomik performansın bugünkünden çok daha kötü olduğu görünecektir” şeklinde konuştu.

Savunma sanayide millileşmenin önemine değinen Destici, “Biz geçmişten ders alıp birlik ve dayanışma içerisinde ülkemizi nasıl geliştirebileceğimizin derdindeyiz. Biz kararlılığımızı sürdürürsek çok daha güçlü olacağız. Daha birkaç gün önce ilk insansız savaş uçağımız Kızılelma’yı uçurduk. İHAlarımız ve SİHAlarımız göklerde bizden izinsiz kuş uçurtmuyor ve terörle mücadelede büyük katkı sağlıyor. Eskiden bizim askerimiz terörle mücadelede adeta av konumundaydı ve şimdi teröristler av konumuna geçti. İHAlarla yerleri tespit edilip SİHAlarla vuruluyor. Denizlerimizin güvenliğini başka hiçbir ülkede olmayan İDA ve SİDAlarımız sağlıyor” dedi.

”Biz yüzde 50 civarında bir teklif önerdik”

Asgari ücret ve emeklilikte yaşa takılanlar hakkında da konuşan Destici, "Hem iş dünyamızı hem de işçi kardeşlerimizi düşünerek makul olan tespit ve tekliflerde bulunduk. Biz, yüzde 50 civarında bir teklifi önerdik. Ben, en son görüşmede de iş dünyasının bu rakama yaklaştığını gördüm. İnşallah yarın yüzde 50'lik bir artışla bu ilan edilecektir diye ümit ediyorum. 8 bin liranın üzerinde bir rakam olduğunu tahmin ediyorum. Söyleyeceğim ikinci konu ise Emeklilikte Yaşa Takılanlar. Haklı olarak emeklilik bekliyorlar ve biz de bunu uzun yıllar savunduk. Oyun içinde kurul değiştirilemez. Çıkaran da CHP, oyun içinde kural değiştiren de o. Toplamak, düzeltmek, hak sahibine hakkını teslim etmek yine bizim içinde bulunduğumuz Cumhur İttifakı'na nasip olacak inşallah" dedi.

Destici'nin konuşmasının ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından toplantıya gönderilen mesaj okundu. Erdoğan'ın mesajında "Sayın Mustafa Destici, Cumhuriyetimizin ilk asrını geride bırakıp yeni yüzyılına girmeye hazırlandığımız bir dönemde gerçekleştirdiğiniz 'Bilgilendirme, İstişare ve Dayanışma Toplantınızın' hayırlara vesile olmasını diliyorum. Evvela, Büyük Birlik Partisi’nin kurucusu, dava ve aksiyon adamı, şehit Muhsin Yazıcıoğlu’nu rahmetle, tazimle yad ediyorum. Büyük Birlik Partisi’nin mensuplarının her birine, ülke ve millet olarak bir süredir yürüttüğümüz beka mücadelesine verdikleri destek dolayısıyla şükranlarımı ifade ediyorum. Cumhur İttifakı'nın değerli bir üyesi olan Büyük Birlik Partisi’yle, Türkiye Yüzyılı hazırlıklarımızda da omuz omuza yürüyeceğimize inanıyorum. Ülkemiz yakın tarihinin önemli seçimlerinden birini yaşayacağımız 2023’te, milli iradenin en güçlü şekilde tezahür etmesi için Büyük Birlik Partisi’yle beraber mücadele etmeyi sürdüreceğiz. Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi daim eylesin diyorum. Bu duygularla bir kez daha toplantınızın başarılı geçmesini diliyor, Sayın Mustafa Destici beyin nezdinde tüm haziruna selam ve saygılarımı sunuyorum" ifadeleri kullanıldı.