Karamollaoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Ankara'daki terör saldırısından duyduğu üzüntüyü dile getirerek, yarılı polislerin kısa zamanda sağlığına kavuşmasını diledi. Karamollaoğlu, teröristlerce öldürülerek aracı gasbedilen veteriner Mikail Bozlağan'a da rahmet diledi.
İktidarın ülkenin problemlerini çözmekten çok "yerel seçimlere kadar milleti nasıl meşgul ederim" düşüncesinde olduğunu ileri süren Karamollaoğlu, "Sıkıntıları sadece lafla ortadan kaldırmak mümkün değil. Sıkıntı çok yakından, candan hissediliyor. Aç olan insanın karnını lafla doyuramazsınız." diye konuştu.
İsraftan kaçınmayan bir iktidarın ülkenin sıkıntı çeken insanlarının derdini anlamasının mümkün olmadığını savunan Karamollaoğlu, şunları söyledi:
"Adalet olmadan problemleri çözmek mümkün değil. Adalet mülkün temelidir. Adalet sadece mahkemelerde tesis edilmez. Gelir dağılımında adaletin sağlanması en önemli adımlardan bir tanesidir. Bir ülkenin bütün kaynaklarını sadece bir avuç insan paylaşıyorsa, kalana da bir lokma ekmek düşüyorsa siz 'Adalet var.' diyemezsiniz. Şu anda karşı karşıya kaldığımız manzara bu. Borç, faizlerin yüksekliği, açlık sınırı, hangi konuyu alırsanız alın en gerilerde bulunan ülke bizim ülkemiz. 21 yıldır iktidardalar. Şimdi bütün problemleri önümüzdeki 4-5 sene içinde çözeceklerini iddia ediyorlar. Yapamazsınız. Problemlerin ne olduğunun bile farkında değilsiniz. Siz açlık nedir bilmiyorsunuz, sıkıntı hiç çekmemişsiniz. Eğer 21 yıl önce Sayın Cumhurbaşkanı birkaç ay hapse girdi de o sıkıntı bana yeter diyorsa onu bilmem. Ama emin olun yetmez. Bu ülkede milyonlarca aile aç yatıp, aç kalkıyor, okula çocuğunu gönderirken cebine simit parası koyamıyor. Onun için ben bu arkadaşların problemleri çözeceklerini tahmin etmiyorum."
Yeni anayasa tartışmaları
Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni anayasa yapılmasına ilişkin açıklamalarını hatırlatarak, "Gel de gülme bu işe. İhtilal anayasasını değiştireceklermiş. İhtilal anayasası kalmadı ortada. Sizin getirdiğiniz birçok değişiklikle yamalı bohçaya döndü zaten. Şimdi bunu düzeltmek için 'Gerçekleri örtelim, anayasa maddelerini konuşalım ama milletin derdini dert edinmeden meseleleri gündeme getirelim' diyorlar. Bizim de buna karnımız tok. Böyle bir şeye rıza göstermeyiz." değerlendirmesinde bulundu.
Yeni anayasa teklifini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın getirdiğini ancak TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un görevi üstlendiğini ileri süren Karamollaoğlu, partileri ziyaret edip ikna etmenin, Cumhurbaşkanı'nın işi olduğunu, Meclis Başkanı'nın bir partinin mensubuymuş gibi davranamayacağını ifade etti.
Temel Karamollaoğlu, terörle mücadelenin kendi içinde kavgalı bir manzaraya döndüğünü öne sürerek, "İktidarı dışarıdan destekleyenler eski ve yeni içişleri bakanlarının politikalarını bir türlü içlerine sindiremiyorlar. Eskisinin ülke için çok faydalı kabul ettiği belli çeteleri yeni gelen İçişleri Bakanı ülke için tehdit unsuru olarak görüyor ve onlarla mücadele ediyor. Bu sefer iktidarı destekleyen bir parti tarafından dışlanıyor. Bunun bir mantığı olabilir mi?" diye konuştu.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın attığı her adımın yerinde olduğunu ifade eden Karamollaoğlu, "Biz, kim olursa olsun gerçekleri gündeme getiriyoruz. Huzuru sağlamak için gayret gösteriyorsa mutlaka destekçisi oluruz. Bizim partimizdenmiş, değilmiş önem vermeyiz. Sayın İçişleri Bakanı'nın mücadelesini takdirle karşılıyoruz, başarılar diliyoruz. Ona karşı yürütülen kampanyalara da hiç ama hiç değer vermiyoruz. Bilinmesini arz ederim." görüşünü paylaştı.
"Vicdanı, yüreği secdeye değen nesiller lazım"
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da yaptığı konuşmada, 1 Ekim'de gerçekleşen Ankara'daki terör saldırısını lanetledi.
Genel Kurul Salonu'nda gruplarına diğer gruplarla eşit şekilde yer verilmesine dair taleplerinin göz ardı edildiğini savunan Davutoğlu, "Neden? Çünkü, bu grubun Meclis'in açılış günü Cumhurbaşkanı konuşma yaparken Genel Kurulda görülmesi istenmedi. Milletin gönlüne, vicdanına girmiş olan bir topluluğu siz TBMM Genel Kurulundan silebilir misiniz? Milletin hakkı, hukuku için salonları dolduran bu insanları acaba siz milletin gözü önünden silebilir misiniz?" diye sordu.
Türkiye'nin organize suç örgütü sıralamasında önde gelen ülkeler arasında olduğunu iddia eden Davutoğlu, "Bize sadece alnı secdeye değen insanlar değil, vicdanı, yüreği secdeye değen nesiller lazım. Vicdanı, yüreği secdeye gelmeden alnı secdeye değenler sadece dinimizin yanlış anlaşılmasına sebebiyet verirler." dedi.
Yeni anayasa tartışmalarına da değinen Davutoğlu, şunları kaydetti:
"İçtüzüğün gerektirdiği şekilde bize yer göstermediler, yer vermediler, 'Gelin anayasa yapalım.' diyorlar. Biz nasıl güveneceğiz Sayın Cumhurbaşkanı? Niyetinizi çok iyi anlıyoruz. Zamlar, açlık gündeme gelmeyecek, niyetiniz bu. Biz 12 Eylül'e direnmiş bir nesil olarak, 12 Eylül Anayasası'nı kaldıracak, yerine gerçekten kamil ve milli bir anayasa yapmak için her türlü çabayı sergileriz. Ama milletin başına bu belaları saran Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni de tartışmaya var mısınız? Demokrasiyi ayaklar altına alan sistemi de tartışmaya var mısınız? Yoksunuz. Niyetiniz zaman kazanmak, oyalamak. Bu tartışma samimi ise önce getirsinler, ne düşündüklerini anlatsınlar, bütün bu tartışmayı yerel seçim sonrasına ertelesinler. Milletin birinci gündemi aştır, iştir, ekmektir."
