Türk sinemasında beğenilen filmlerin yönetmenliğini üstlenen Atıf Yılmaz, vefatının 17. yılında yad ediliyor.

"Selvi Boylum Al Yazmalım", "Battal Gazi Destanı", "Kibar Feyzo", "Berdel", "Zulüm" ve "Zübük" filmleri dahil unutulmaz eserlere imza atan Yılmaz, 9 Aralık 1925'te Mersin'de dünyaya geldi.

Tam adı Atıf Yılmaz Batıbeki olan yönetmen, yapımcı ve senarist, ilk ve orta öğrenimini Mersin'de tamamladı.

Henüz ortaokuldayken kendisine "rejisör" lakabı takılan Yılmaz, yaptığı bir açıklamada, "Mersin Ortaokulunun ikinci sınıfındayım. Kim hangi nedenle uygun gördü hatırlamıyorum şimdi. Bana 'rejisör' lakabı takıldı. Herhalde sınıfta bir Yılmaz daha vardı. Ondan ayırmak için olmalı ama hala kendime sorarım; neden rejisör?" sözleriyle aktarmıştı.

Atıf Yılmaz, üniversite eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde tamamladı. Ardından Güzel Sanatlar Akademisi'nde ressam Nuri İyem'den resim dersleri aldı.

Tavanarası Ressamlar Topluluğu'na 1947'de katılan usta yönetmen, "Beş Sanat" isimli dergide tiyatro ve sinema üzerine yazılar yazdı.

"Allah Kerim" filmi sinemadaki kariyerinin başlangıcı oldu

Yılmaz, 1950'de yönetmen Semih Evin'in "Allah Kerim" filminde asistanlık yaparak sinemaya adım attı.

Hüseyin Peyda'nın 1951'de çektiği "Mezarımı Taştan Oyun" filminin senaryosunu kaleme alan Yılmaz, aynı yıl ilk filmi "Kanlı Feryad" ile yönetmenliğe başladı.

Yönetmen Yılmaz, Kerime Nadir'in eserinden 1953'te sinemaya uyarlanan "Hıçkırık" isimli filmi çekti. Filmin başarısı Yeşilçam'da "piyasa romanları" olarak tabir edilen eserlerin sinemaya uyarlanmasına sebep oldu.

Oğuz Özdeş'ten "Aşk Izdıraptır", Esat Mahmut Karakurt'tan "Kadın Severse", "Dağları Bekleyen Kız", "İlk ve Son" ve Ethem İzzet Benice'den "Beş Hasta Var" isimli romanları filme uyarlayan Yılmaz, 1959'da çektiği "Bu Vatanın Çocukları" filmiyle Gazeteciler Cemiyeti Türk Film Festivali'nde "En Başarılı Rejisör" seçildi.

Orhan Günşıray'la 1960'ta Yerli Film şirketini kurarak yapımcılığa da başlayan başarılı yönetmen, 1960'ların ikinci yarısında, senaryosunu Ayşe Şasa'nın yazdığı filmlerle Türk sinemasının klasikleri olarak kabul edilen pek çok filmi yönetti.

Sosyolojik ve toplumsal konulu filmlerde başarı kazandı

Atıf Yılmaz, özellikle köy ve pastoral yaşamı anlatan, sosyolojik, toplumsal konulu filmlerde başarı sağlarken, çektiği filmlerin senaryolarını da kendisi yazdı.

Katıldığı bir programda Türk sinemasının bir arayış içinde olduğunu vurgulayan Yılmaz, şunları söylemişti:

"Benim zamanımda sinemacı olmak çok kolaydı. Çünkü sinemaya büyük bir talep vardı. Yılda 150-200 film çekiliyordu. Sinemaya aşırı bir talep olduğu için bu talep, filmlerin tarzını da belirliyordu. Şimdi talep de izleyicimiz de her şey değişti. Bugün sinemacı olmak ve bu mesleği yürütmek çok daha zor. Bugün bir arayış var, bu arayışın sonu ne olacak bilemiyorum. Görsel sanatlar hiçbir zaman bitmeyeceği için belki gösterim alanları değişecek ama her zaman yaşayacak diye düşünüyorum."

Aynı röportajda, sinemanın bir ülkeyi tanıtabilecek en önemli sanat dalı olduğuna dikkati çeken Yılmaz, "Türkiye'nin dış dünyada tanıtılması için en elverişli sanat dalı sinemadır. Cumhuriyet kurulduğu zaman bir Batılılaşma hareketi başladı. Batı'nın burjuva sanatları baş tacı edilmek istendi. Operaya, baleye, tiyatroya, orkestralara devlet destek verdi. Ama sinema halk sanatı olduğu için pek ciddiye alınmadı. Onun gücü de fark edilmedi." değerlendirmesinde bulunmuştu.

"Zulüm" ile 1972'de Altın Portakal'da 3 ödül aldı

Atıf Yılmaz'ın 1972'de çektiği "Zulüm" filmi, 9. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "En İyi Film", "En İyi Yönetmen" ve "En İyi Görüntü Yönetmeni" ödüllerine layık görüldü.

Yerli Film kapandıktan sonra 1980'de Ömer Kavur ve Yavuz Özkan ile birlikte ADAF'ı kuran Yılmaz, bu şirket dağıldıktan sonra, kendi adına Yeşilçam Filmcilik yapımevini açtı.

atif1

Yılmaz, 1977'de Türk sineması klasiklerinden "Selvi Boylum El Yazmalım"ı yönetti, 1980'li yıllarda başrolünde kadın kahramanların öne çıktığı filmlere imza attı. Yönetmen, yaptığı bu filmlerle 1984, 1985 ve 1986'da Altın Portakal Film Festivali'nde "En İyi Film" ödülünü kazandı.

Sinemanın efsanelerinden biri olarak gösterilen Yılmaz, bir dönem Mimar Sinan Üniversitesi Sinema-TV Bölümü'nde de öğretim görevlisi olarak oldu. Aktif olduğu dönem boyunca 110'dan fazla film yöneten Yılmaz, son filmi "Eğreti Gelin"i 2004'te çekti.

atif2

Hacettepe Üniversitesi tarafından 1991'de "Sanatta Onursal Doktora" unvanı verilen Atıf Yılmaz, 1996'da 33. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Onur Ödülü"ne değer görüldü.

Mide kanseri nedeniyle 5 Mayıs 2006'da İstanbul'da vefat eden usta yönetmenin cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.

atif3