ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Kudüs’te İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bir araya geldi. Görüşmenin ardında Natenyahu ve Blinken, ortak basın toplantısı düzenledi. Netanyahu yaptığı konuşmada, İsrail ile ABD arasındaki kırılmaz bağın modern tarihin en büyük ittifaklarından biri olduğunu vurgulayarak, “Gün geçtikçe büyüyen ortak ilgi alanlarımızı ve ortak değerleri paylaşıyoruz. Bu ittifak, Başkan Biden'ın bağlı olduğu bir şey. Onu 40 yıldır tanırım. O, İsrail'in gerçek bir dostu, bu ittifakın gerçek bir savunucusu, tıpkı sizin gibi” dedi.

“Uluslararası toplumun çoğunun İran'ın gerçek yüzünü gördüğü bir zaman”

ABD’nin İsrail’e yaptığı yardımlar için minnettar olduğunu aktaran Netanyahu, Blinken’ın ziyaretinin önemli bir zamanda gerçekleştiğini belirterek, “Uluslararası toplumun çoğunun İran'ın gerçek yüzünü gördüğü bir zaman. Bu rejimin kendi halkına yaptığı barbarlığı gördüler. Saldırganlığı, sınırlarının ötesine ve Orta Doğu'nun ötesine nasıl ihraç ettiğini gördüler ve bence bu rejimin nükleer silah edinmemesi gerektiği konusunda ortak bir fikir birliği var” diye konuştu.

İbrahim Anlaşmaları (Abraham Accords) ile İsrail ve birçok Arap ülkesi arasında yapılan barışı daha da derinleştirmeye çalıştıklarını aktaran Netanyahu, “Barış çemberini genişletmenin nihayet Arap-İsrail çatışması hakkındaki dosyanın kapatılmasına ve Filistin ile uygulanabilir bir çözüme ulaşmamıza da yardımcı olacağına inandığımı söylemeliyim” dedi.

Netanyahu ile görüşmenin çok verimli, samimi ve kapsamlı olduğunu belirten Blinken ise, ABD’nin İsrail’in güvenliğine olan taahhüdünün devam ettiğini vurgulayarak, söz konusu taahhüdün 75 yıldır devam ettiğini açıkladı.

“İran, Rusya'nın masum Ukraynalı sivilleri öldürmek için kullandığı İHA'ları sağlıyor”

ABD’nin İsrail ile İran'ın nükleer silah edinmesine asla izin verilmemesi gerektiği konusunda hemfikir olduğunu aktaran Blinken, “İran'ın bölgede ve ötesinde istikrarsızlaştırıcı faaliyetlerine karşı koymak için işbirliğini derinleştirmeyi tartıştık. İran, İsraillilere ve diğerlerine saldıran teröristleri uzun süredir desteklediği gibi, şimdi de Rusya'nın masum Ukraynalı sivilleri öldürmek için kullandığı İHA'ları sağlıyor” şeklinde konuştu.

İHA’lara karşılık Rusya’nın İran'a gelişmiş silahlar sağladığını ifade eden Blinken, “Şimdi İsrail'i daha güvenli hale getirmenin en etkili yollarından biri bölgede ve hatta bölgenin çok ötesinde köprüler inşa etmeye devam etmektir. Bu nedenle, İbrahim Anlaşmalarını ve İsrail ile Arap devletleri arasındaki diğer normalleştirme anlaşmalarını derinleştirmek ve genişletmek için durmaksızın çalıştık. Bu ayın başlarında, ABD’nin dört bir yanından büyük bir heyet, Negev Forum’unun Çalışma Gruplarının ilk toplantısı için İsrail, Bahreyn, Mısır, Fas ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden temsilcilerle Abu Dabi'de bir araya geldi. Bu, 1991 Madrid Konferansı'ndan bu yana İsrail ve Arap yetkililerin en büyük toplantısıydı” dedi.

Blinken’dan iki devletli çözüme vurgu

İsrail ile diğer Arap devletleri arasında yapılan barış anlaşmalarının İsrailliler ve Filistinliler arasında yapılacak barışın yerine geçemeyeceğini vurgulayan Blinken, “İsrail'in entegrasyonunu ilerletirken, bunu Batı Şeria ve Gazze'deki Filistinlilerin günlük yaşamlarını iyileştirecek şekillerde yapabiliriz. Filistinlilerin ve İsraillilerin eşit ölçülerde özgürlük, güvenlik, fırsat, adalet ve haysiyete sahip olmasına yönelik kalıcı hedefimize doğru ilerlemek için bu çok önemlidir. Başkan Biden, bu hedefe tamamen bağlı kalmaya devam ediyor” diye konuştu.

“Tüm tarafları sakinliği yeniden sağlamak ve gerilimi azaltmak için acil adımlar atmaya çağırıyoruz”

Blinken, “Bunu başarmanın en iyi yolunun iki devlet vizyonunu korumak ve gerçekleştirmek olduğuna inanmaya devam ediyoruz. Başbakana söylediğim gibi, bizi bu vizyondan uzaklaştıran her şey, bize göre, İsrail'in uzun vadeli güvenliğine ve onun Yahudi ve demokratik bir devlet olarak uzun vadeli kimliğine zarar verir. Bu nedenle, tüm tarafları sakinliği yeniden sağlamak ve gerilimi azaltmak için acil adımlar atmaya çağırıyoruz. Umarım bir noktada hem İsrailliler hem de Filistinliler için bir güvenlik duygusunu yeniden tesis etmeye başlayabileceğimiz şartları oluşturabileceğimiz bir ortam olduğundan emin olmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Blinken, Kudüs'ün kutsal yerlerinde tarihi statükonun korunmasını desteklemeye devam ettiklerini vurguladı.
ABD-İsrail arasındaki ilişkilerin hem ortak çıkarlara hem de ortak değerlere dayandığını aktaran Blinken, bunların insan haklarına saygı, adalet, azınlık hakları, hukukun üstünlüğü, özgür basın, sağlam bir sivil toplum, temel demokratik ilke ve kurumlara verilen destek olduğunu ifade etti.