Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) 3’üncü yıl programı Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin katılımı ile gerçekleşti. Programın açılışı konuşmasını yapan Nebati, “Selektif kredi politikamız ile uyumlu Hazine destekli KGF paketidir. Bu paket ile KOBİ’lerimiz başta olmak üzere birçok alanda faaliyet gösteren işletmelerimize ilk etapta 200 milyar liralık kefalet karşılığında yaklaşık 250 milyar TL kredi hacmi sunarak önemli miktarda finansman imkânı oluşturuyoruz. BES’de halihazırda, Otomatik Katılım Sistemi ile beraber katılımcı sayımız 15 milyon seviyesine, fon büyüklüğümüz yaklaşık 420 milyar TL’ye ulaşmıştır. 1 trilyon liralık fon büyüklüğü hedefimize de her geçen gün emin adımlarla yaklaşacağımıza yürekten inanıyorum” dedi. “KOBİ’lerimize 250 milyar TL kredi hacmi sunarak önemli miktarda finansman imkânı oluşturuyoruz” 2020 yılında zirve yapan salgın koşullarına rağmen büyümede pozitif ayrıştıklarını vurgulayan Bakan Nebati, “Türkiye, 2021 yılında yüzde 11,4 oranında büyüyerek, G-20 ülkeleri arasında en yüksek büyüme sağlayan ülke oldu. Küresel ekonomide resesyonun konuşulduğu 2022 yılındaysa ülkemiz, hayata geçirdiğimiz pro-aktif ve üretimi artırıcı uygulamalarla, güçlü büyüme performansını sürdürmektedir. Bu adımlardan biri de selektif kredi politikamız ile uyumlu Hazine destekli KGF paketidir. Bu paket ile KOBİ’lerimiz başta olmak üzere birçok alanda faaliyet gösteren işletmelerimize ilk etapta 200 milyar liralık kefalet karşılığında yaklaşık 250 milyar TL kredi hacmi sunarak önemli miktarda finansman imkânı oluşturuyoruz. Ödemesiz dönem imkânının yanı sıra, en az yüzde 75 oranında Hazine destekli kefalet sağlıyoruz. Böylece, enflasyon ile mücadele ederken, çarkları durdurmuyor; tam tersine girişimcilerimizin, KOBİ’lerimizin üretim faaliyetlerini artırıyoruz. Bu KGF paketi kapsamında kullandırılan kredilere ilişkin tüm harcamaların, Finansal Kurumlar Birliği Merkezi Fatura Kayıt Sistemi ve Katılım Bankaları Birliği Katılım Bankaları Fatura Kayıt Sistemi ile entegrasyonunu sağlayarak ödemelerin doğrudan satıcılara yapılmasını sağlayacağız. Fatura iptali durumunda iptal edilen fatura yerine yeni fatura istenecek. Sahte fatura kullanımı ise bu sistemler sayesinde önlenecektir. Bu vesileyle, kefalet imkanımız ile sağlanan kredilerin amacı dışında kullanılmasının önüne geçmiş olacağız” şeklinde konuştu. Bakan Nebati, sözlerine şöyle devam etti: “KOBİ’lerimiz başta olmak üzere firmalarımızın finansmana erişimini büyük ölçüde kolaylaştıran kefalet imkanımızı daha etkin bir tahsis politikası çerçevesinde kullandırmak istiyoruz. Bu amaçla vurgulamak istiyorum ki krediye erişim imkanı olan ve teminat eksikliği bulunmayan firmalar bu sistemden faydalanmayacaktır. Kefalet imkanımızdan öncelikli ve ağırlıklı olarak kredibilitesi olan, ancak yeterli teminata sahip olmadığı için finansmana erişemeyen firmalar faydalanacaktır. Bunun yanı sıra, ödeme gücü olan ancak hiç teminatı bulunmadığı için krediye erişim imkanı bulunmayan firmalarımızı da bu süreçte destekleyeceğiz” dedi. Türkiye Yüzyılı programımızla, Cumhuriyetimizin yeni yüzyılına güçlü bir başlangıç yapmak için ilerlediklerini vurgulayan Nebati, “Bu kapsamda, sürdürdüğümüz en önemli çalışmalardan biri de, “finansal mimari” alanında ülkemizin daha üst bir seviyeye çıkarılmasına yönelik çalışmalardır. Böylece, finansal piyasalarımızın dengeli, kapsayıcı ve sürdürülebilir şekilde gelişimini sağlamayı teminen, sigorta ve özel emeklilik ile sermaye piyasalarımızın finans sisteminden aldığı payı artırmayı hedefliyoruz. Bu vizyonla yolumuzda ilerlerken elbette sektörde faaliyet gösteren tüm kurum ve kuruluşlarımıza büyük görevler düşüyor. Oldukça genç bir kurum olmasına rağmen hızla büyüyen SEDDK, daha da güçlenerek sigortacılık ve özel emeklilik sektörlerimizin her geçen gün gelişmesi için tüm paydaşlarla birlikte çalışmalarını sürdürüyor. Biz de Hazine ve Maliye Bakanlığı olarak, SEDDK’yı desteklemeye devam ediyor, sigortacılık ve özel emeklilik sektörlerimizin gelişimine yönelik kararlı adımlar atıyoruz” ifadelerini kullandı. 2003 yılında Bireysel Emeklilik Sistemi’ni (BES) hayata geçirdiklerini belirten Nebati, “2013’te başlattığımız yüzde 25 devlet katkısını bu senenin başında yüzde 30’a çıkardık. 2017 yılında sistemin katılımcı tabanını genişletmeye yönelik çalışmalar kapsamında, dünyada başarılı örnekleri bulunan Otomatik Katılım Sistemini uygulamaya koyduk. Bunlara ilaveten, 18 yaşından küçüklerin de BES'e dâhil edilmesi, 45 yaş üstü çalışanların talepleri durumunda Otomatik Katılım Sistemi’ne katılabilmelerini, BES’te kısmi çıkış ve BES birikimlerinin kredi teminatı olarak gösterilmesini mümkün kıldık. Ayrıca, BES’e toplu katkı payı ödeyenlerin yıllık limitleri aşan ödemeleri bakımından ileriki yıllarda Devlet Katkısı alabilmesine imkân getirecek düzenlemeler yaptık. Gerçekleştirdiğimiz tüm bu düzenlemeler, vatandaşlarımızın BES’e dahil olma motivasyonunu önemli ölçüde artırmıştır. Halihazırda, Otomatik Katılım Sistemi ile beraber katılımcı sayımız 15 milyon seviyesine, fon büyüklüğümüz yaklaşık 420 milyar TL’ye ulaşmıştır. 1 trilyon liralık fon büyüklüğü hedefimize de her geçen gün emin adımlarla yaklaşacağımıza yürekten inanıyorum. BES’i hayata geçirmenin yanı sıra, sigortacılık ve özel emeklilik sektörünün kendine has dinamiklerinin etkin şekilde çalışabilmesi için işlevsel bazı yapılar da kurduk ve başarıyla işlettik” diye konuştu. “Zorunlu Deprem Sigortası poliçesi sayısı yaklaşık 11 milyona ulaştı” Son olarak DASK’ın kurulduğu yıldan itibaren gerçekleşen tüm depremlerde, hızla üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini açıklayan Bakan Nebati, “DASK bugüne kadar 1,1 milyar TL hasar ödemesi gerçekleştirmiştir. Türkiye genelinde Zorunlu Deprem Sigortası poliçesi sayısı yaklaşık 11 milyona ulaşmış durumdadır. 2005 yılında kurduğumuz Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) tarafından da her yıl çiftçimize ve üreticimize önemli tutarda destek sağlanmakta ve ülkemizde tarım sektörünü tehdit eden riskler teminat altına alınmaktadır. TARSİM kapsamında, 2021 yılı içerisinde yaklaşık 2,5 milyar TL hasar ödemesi gerçekleştirilmiştir. Kamu otoritesinin en önemli görevlerinden biri, sigortalıların hak ve menfaatlerini en iyi şekilde koruyan ve vatandaş memnuniyetini önceleyen bir yapı oluşturmaktır. Bunun temini adına 2007 yılında Sigorta Tahkim Komisyonu’nu kurarak, vatandaşlarımızın haklarını daha kolay arayabilmesini ve sigorta uyuşmazlıklarının hem kısa sürede hem de düşük maliyetle çözülmesini sağladık. 2022 yılında bu sisteme yapılan başvuru sayısı yaklaşık 500 bine ulaşmıştır” diyerek sözlerini tamamladı.