Tokat’ın Reşadiye ilçesine bağı Bostankolu köyünde yaşayan evli ve 2 çocuk babası çiftçi Şenel Yıldız (41) merakı canından ediyordu. Evlerinin yaklaşık 100 metre yanında bulunan bahçeden gelen seslere doğru yönelen Yıldız, ayı ile karşılaştı. Biranda ayının saldırısına uğrayan Yıldız, kolları ve bacaklarından yaralandı. Köylüler tarafından hastaneye kaldırılan çiftçi Tokat Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı. 3 gün süren tedavi işlemlerinin ardından taburcu edilen Yıldız, köyüne ve çocuklarına kavuştu. Yıldız kurtulduğu için mutlu oluğunu ifade ederek, “Ayıyı görünce hiç bugünlere geleceğimizi zannetmiyordum. Verilmiş sadakamız varmış” dedi.

Yaşadığı korku dolu anları dile getiren Yıldız, “Evin yanındaki ağaçların bulunduğu yerden sesleri duyunca merak ettim. O merakla aşağıya doğru indim. Elimde fener vardı o ara üstüme doğru geldiğini duydum. Ayı acayip sesler çıkartaraktan üstüme doğru geliyordu. Üstüme doğru gelince lambayı falan savurdum işe yaramadı. Önce bacağımdan tuttu, pençe attı. Pençe atınca ben ayının üstüne havalandım. İki üç dakika mücadele ettik. Ayı kendini geriye doğru çekmeye başladı. Geriye doğru çekilince kollarımı ısırmaya başladı. O anda bir güç geldi, yuvarlanınca dere yatağından aşağı gitti. Daha da geri gelmedi. O ara sesime komşular, çocuklar geldi” dedi.

Ayının saldırısından güreşerek kurtulduğunu belirten Yıldız, ”Ben güreşen bir insanım. Köy düğünlerinde, festivallerde güreş olur. Güreşlerde hep başpehlivan çıkardım. Kolay kolay çevrede beni yenen pek nadir olurdu. Güreşerek canımızı zor kurtardık. Allah'ım bugününe şükür diyorum. Yani o an ayıyı gördüğüm zaman ‘bu ayı bizi öldürür’ dedim. Çünkü ayıdan kurtulan adam binde bir kurtuluyor. Kurtulsa da fazla yaşamıyor. İşte cesaretin, güreşçiliğin verdiği güçle ayıyı alt etmeyi başardık” diye konuştu

Ayı saldırısı sonrasında yaşadıklarının esprili dille anlatan Yıldız, "Şu anda ayı kayıp gören falan yok. Bütün karşı komşular, köyler ayıya bakıyorlar. Hiç görene bilene, duyana rastlanmadı. Ayıya ne olduğu belli değil. Yaralanmış olabilir. Cesareti olsaydı gelirdi herhalde. Ama şu anda ayı falan gören yok. Dediğim gibi ayıran bir haber yok. O korkuyla nereye gittiği durumunun ne olduğu belli değil. Bayağı bir mücadele ettik, ayı bizi pasif görseydi o kızgınlıkla kolay kolay bırakmazdı. Kaçıp da çıkacağım veyahut da kaçabileceğim bir alan yoktu. Kaçsam arkadan pençesiyle zaten bizi mahvederdi. Kaçmadık, bir anda daldı. Biz de güreştik yani. Güreşçiliğimizi, gücümüzü, kuvvetimizi, cesaretimizi kullanaraktan ayıdan kurtulduk" ifadelerini kullandı.

Özlem Yıldız ise kocasına ayı saldırması sonucu yaşadıkları korku dolu anları dile getirerek, "Ahırdan daha henüz yeni çıkmıştık. Eve girdik. O arada bir oğlum sesinin geldiğini söyledi. Sesini duyunca biz de hemen oraya koştuk. Kanlar içindeydi. Kafasından falan bayağı bir kan akmıştı. Bacaklarındaki problemi o anlamadık, kaçmak niyetindeydik. Oradan alıp düzlüğe çıktık. Oradan arabaya bindirdik, hastaneye götürdük. O anda hastaneye yetiştirmekten başka bir şey düşünmedik. Yani hemen öyle aldık, gittik. Bir süre önce kaymakam gelmişti köye. Eşim, ayı geliyor, köyümüzdeki hep yaşlılar var bir bekçi gerekiyor diye söylemişti" diye konuştu.