Begüm EREN/Küresel ölçekte yaşanan demografik dönüşüm, tüm ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de yeni bir kriz kapısını aralıyor: Yaşlılık Krizi. Bilkent Şehir Hastanesi Acil Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şervan Gökhan, artan yaşlı nüfusun hem sağlık sistemini hem de sosyal güvenlik yapısını zorlayacağını, gerekli dönüşüm adımları atılmazsa yıllar içinde ekonomik ve toplumsal bir kırılma yaşanabileceğini söyledi.
Dünya genelinde 2050 sonrası nüfusun üçte birinin 65 yaş üzeri olacağına dikkat çeken Gökhan, Avrupa Birliği ülkelerinde yaşlı nüfus oranının yüzde 20’leri geçtiğini, Türkiye’nin ise yüzde 10’un üzerine çıkarak hızla yaşlanma sürecine girdiğini vurguladı.
“Hastanelerde tıkanma riski çok yüksek”
Yaşlanan bireylerin kronik hastalık yükünün sistemleri zorladığını belirten Gökhan, acil servislerde saatlerce sedyede bekleyen yaşlı hasta sayısının artmasını, yoğun bakımların dolmasını ve taburculuk süreçlerinin yavaşlamasını “kritik alarm” olarak değerlendirdi.
“Yaşlı hastalar hem daha uzun yatıyor hem daha fazla komplikasyon yaşıyor. Bu tablo sadece tıbbi değil, ekonomik bir risk de oluşturuyor” dedi.
Psikolojik yük artıyor, yalnızlık büyüyor
Prof. Dr. Gökhan, yaşlı bireylerde yalnızlık, sosyal izolasyon, depresyon ve kaygı bozukluklarının yükseldiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Geleneksel aile yapısının çözülmesi, kuşaklar arası bağların zayıflaması yaşlılarda psikolojik kırılganlığı artırıyor. Bu sorunlar sağlık sistemine yeni yükler bindiriyor.”
“Bakımevleri modern sağlık merkezlerine dönüşmeli”
Türkiye’de bakımevlerinin büyük kısmında standartların düşük olduğuna dikkat çeken Gökhan, profesyonelleşme çağrısı yaptı: “Bakımevleri ilk seviye sağlık kuruluşları gibi çalışmalı. Teknik personel zorunlu olmalı. Palyatif bakım merkezleri artmazsa hastaneler bu yükü taşımakta zorlanacak.”
“Yeni sistem şart: Evde bakım, yapay zekâ, tele-tıp”
Gökhan, devletin gecikmeden kapsamlı bir dönüşüm başlatması gerektiğini belirterek yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı: Koruyucu sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi, evde ve toplum temelli bakım modellerinin yaygınlaştırılması, tele-tıp ve uzaktan izlem sistemlerinin devreye alınması, yapay zeka ile triyaj, takip ve kişiselleştirilmiş bakım, yaşlı dostu hastaneler ve mimari düzenlemeler, zun dönem bakım sigortası, geriatri uzmanı ve bakım personeli için teşvikler, aile içi bakım verenlere maddi destek.
“Bugün yapılmazsa yarın çok geç olacak”
Prof. Dr. Şervan Gökhan, nüfus yaşlanmasının durdurulamaz bir gerçek olduğunu hatırlatarak sözlerini şöyle tamamladı: “Yaşlıların sadece bakım ihtiyacı olan değil, hak sahibi bireyler olduğu unutulmamalıdır. Gerekli dönüşüm bugünden başlatılmazsa, ilerleyen yıllarda hem ekonomik hem sosyal anlamda ağır bedeller ödenir.”