Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, bazı temaslarda bulunmak üzere Düzce'ye geldi. TDP İl Başkanı Sezgin Aktaş ve partililer tarafından karşılanan Sarıgül, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Sarıgül, İYİ Parti Ankara Milletvekili İbrahim Halil Oral'ın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için söylediği "Alevi olması benim açımdan bir engel değil ama Sünni kesim tarafından bu bir endişedir" açıklamasına değindi. Sarıgül, "21. yüzyılda etnik köken üzerinden siyaset yapılmasını doğru bulmayız. Bu ortamda bir insanın Alevi kökenli olması, Sünni kökenli olması, Musevi kökenli olmasının hiçbir önemi yok. Önemli olan o adam dürüst mü, becerikli mi, yetenekli mi, ona bakarız. Öyle insanlar var ki Alevi kökenli, Sünni kökenli ama baş tacıdır. Ama kim Türkiye’miz de etnik köken üzerinden siyaset yapmaya çalışıyorsa doğru bir şey yapmıyor. Etnik köken üzerinden siyaset yapılmasını doğru bulmayız. Bir insanın etnik kökeni kendi elinde olan bir şey değil. Bu Rabbimiz tarafından bize verilen görev. Camilerde, cem evleri de bizim, Muharrem ayı da bizim Ramazan ayı da bizim. Biz insanların toplumsal barışa katkısı var mı ona bakarız. Etnik köken üzerinden siyaset yapılmasını zinhar reddederiz" dedi. 'Siyasetin diplomatik yanını yapmak' lazım diyen Sarıgül, "Mesela bir masa kuruldu. O masa kurulmadan perde arkasında kurmaylar konuşmalı, her şey bitmeli ondan sonra o masalar kurulmalı ve orada adaylar açıklanmalı. O aday açıklanırken 5 milyon, 10 milyon yurttaşımızla birlikte açıklanmalı. Şu andaki masa muhalefete düşmüştür. İktidarın oyununa gelmiştir. Şu anki masa iktidarın ekmeğine yağ çalmaktan başka bir şey yapmıyor. Bir yıldır Türkiye ne konuşuyor?; '6’lı masa ne zaman toplanacak? Nasıl toplanacak' Toplanıyorlar 'Kim nereye gidecek? Nasıl gelecek? Kim nereye geçecek? Nasıl olacak?' Bunlar konuşuluyor" diye konuştu. Mustafa Sarıgül şöyle devam etti: "Türkiye iki ittifaka mahkum değildir. Siyasi partiler kendi arasında işbirliği ve güç birliği mutlaka yapmalıdır. Bizimde bu konuda yoğun görüşmelerimiz devam ediyor. Pazartesi günü Ankara'da yine çok değerli görüşmeler yapacağız. Bunu kamuoyuyla bütün konularda anlaşma olduğunda paylaşacağız. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Türkiye’de yeni kurulan iki yeni partinin grafiği yükseliyor. Bir tanesi Türkiye Değişim Partisi diğeri ise Yeniden Refah Partisi. Ben sokağa çıktığımda iki siyasi partinin güçlendiğini ve halkımızda teveccüh gördüğünü görebiliyorum"