Dediler ki; ‘Toplumda ahlaksızlık almış başını gidiyor. Neden kimse ses çıkarmıyor? Yine dediler ki; ‘insanlar artık anne ve babasını öldürüyor, millet çırılçıplak sokağa çıkıyor. Bu toplum nereye gidiyor?’

 Baştan söyleyeyim; yaşam tarzına müdahale edilmesine, insanların özgürlüğüne kısıtlama getirilmesine karşı olan biriyim. Ama artık özgürlüğün de bir sınırının olduğunu, bazı edepsizlere hatırlatma ihtiyacı hasıl oldu. Son zamanlarda yaşananlar, ‘Özgürlük’ olarak kabul edilemez. İnsanı, çocuğunun yüzüne bile bakmaya utandıran, son zamanların ‘modası’ büyük ‘edepsizlikler’ yaşanıyor. Toplumun çok geniş bir kesimini derinden rahatsız eden bu ‘sapkın ve edepsizlik’, müdahale edilmemesi durumunda, hepimizin kapısının önüne kadar gelecek..!

‘Çirkinlik ve edepsizlik’ almış başını gidiyor. Kadını erkeği, çıplak sokağa iniyor. Diğer edepsizler de, cadde ve sokak ortasında cinsel ilişkiye giriyor… Neler oluyor? Allah aşkına… Çoluk çocuk dinlemeden, kadın-erkek, yaşlı demeden sokak ortasında cinsel ilişkiye girmek nedir Allah aşkına? Ya peki çıplak sokağa ve markete inmek? Bunlar yaşam tarzı olabilir mi? Bunlar özgürlük olabilir mi? Hayır hayır. Asla olmaz, olamaz..!

Herkes düzenin bozukluğundan dem vuruyor. Kimse memnun değil. Anlayacağınız, herkes şikayetçi. Toplumsal yozlaşma, ahlaki değerler, maalesef ayaklar altına alınmış vaziyette. Ahlak denen bir kavram, maalesef kalmamış. İnsanlar artık, sokak ortasında herkesin gözü önünde, cinsel ilişkiye girer hale gelmiş. Lanet olsun..!

Dünyayı 2 yıl boyunca etkisi altına alan ve milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine neden olan, hatta bugün ekonomide bile yaşanan sıkıntıların baş müsebbibi korona virüs bile, bu ümmete ders olmadı, olamadı maalesef. Başımıza gelen ve geçen olumsuzlukları, felaketleri çok çabuk unutuyoruz. Bunlardan ders çıkarmak yerine, eski alışkanlıklarımıza devam ettiğimiz gibi, yeni sapkınlıklara imza atıyoruz.   

Ahlak; her coğrafi bölge, ırk, doğa, yaşam biçimine göre değişiklik göstermektedir. Bu farklılıklar, hiç yadırganmadan o toplum tarafından kabul görür. Dünyanın bazı coğrafi bölgelerinde, günlük yaşamda kadın-erkek bedenleri, giysi ile kapalı olmalıdır. Bir kadın-erkeğin üstü çıplak bir şekilde, toplum içinde dolaşması, ahlaki olarak kabul görmez, göremez. Böyle bir durumda ısrar ederse ve davranışını sürdürürse, teşhircilik ile suçlanabilir. Yani sadece ahlaki olarak değil, yasal olarak bile suçlu sayılır.

Ahlaklı ve saygılı olmak, herkese nasip olmuyormuş. İşte gördük; sokak ortasında cinsel ilişkiye giren edepsizin, kendisini uyaran vatandaşa ‘Sana ne Lan’ cevabını vererek, ahlaksız ve edepsizliğini tescil ettiğini. Evlat da olsa, sevilmeyecek bir cinsten.

Toplumun ayarlarıyla oynayan bu tiplerin, en ağır cezaya çarptırılması gerekir. Bu edepsiz herif ile kadının yaptığı, asla özgürlük değildir. Toplumun ahlaki değerlerine hakaret ve saldırıdır. Asla karşılıksız ve cezasız kalmamalı.

Yaşam tarzı, özgürlük eyvallah da... Ama ‘özgürlük’ adı altında, kimse bu toplumun ahlaki değerlerine saldırma hakkına, asla sahip değildir. Bu edepsizliklere ‘kimse yaşam tarzı’ ve ‘özgürlük’ demesin.!