CHP Parti Meclisi (PM), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.

Toplantı basına kapalı gerçekleştirilirken PM'ye sunulan MYK raporunda Kılıçdaroğlu'nun gündeme ilişkin değerlendirmelerine yer verildi.

Türkiye'nin çok yönlü bir sorunlar yumağı ile karşı karşıya olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, buna rağmen çözülemeyecek hiçbir sorun bulunmadığını belirtti.

Sorunların kaynağını Türkiye'yi yönetenlerin siyasi anlayışının oluşturduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Biz, Cumhuriyetimizi ikinci yüzyılında demokrasi ile taçlandıracağımızın sözünü veriyoruz. Hep birlikte, dostlarımızla beraber, halkımızla beraber demokratik hukuk devleti için güçlendirilmiş parlamenter sistemi inşa edeceğiz. Güçlü bir demokrasi için, güçlü bir Meclis yapısı kuracağız." değerlendirmesinde bulundu.

İktidar olduklarında çıkaracakları ilk kanununun "Siyasi Ahlak Kanunu" olacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, Meclisin yürütmeyi denetleme yollarını etkili ve işlevli hale getireceklerini ayrıca Kesin Hesap Komisyonu kuracaklarını ve başına ana muhalefet partisinden bir milletvekili getireceklerini belirtti.

Güçlü ve bağımsız bir yargıyı mutlaka tesis edeceklerini bildiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Ülkemiz için yeni bir beyaz sayfa açacağız. Tüm toplum kesimleriyle, tüm sosyal kimlik gruplarıyla bir araya gelerek ekonomideki tüm sorunların üstesinden geleceğiz." açıklamasını yaptı.

Tarımın stratejik bir sektör olduğunun bilincinde olduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Belediyelerimiz ve kooperatifler ile düzenlediğimiz Tarımsal Kalkınma Zirvesi'nde tarımda izleyeceğimiz stratejiyi ortaya koyduk. Her şeyden önce planlı bir tarım politikası izleyeceğiz. Bu sayede çiftçi üretimden kopmayacak, gıda fiyatlarında istikrar sağlanacak. Üretilen her ürün için maliyet ve makul kardan oluşacak bir taban fiyatı belirleyeceğiz. Çiftçinin üretimde kullandığı bütün girdilerin maliyetleri Ziraat Odası, uzmanlar ve planlamacılar eşliğinde hesaplanacak. Çiftçimizin zarar etmesine izin vermeyeceğiz. Çiftçilerin Tarım Kanunu gereği alması gereken milli gelirin yüzde 1'i değerindeki tarımsal desteği bütçeye koyacağız ve çiftçilere ödeyeceğiz. Çiftçilerin bankalara ve Tarım Kredi Kooperatifine olan borçlarının faizlerini sileceğiz. Çiftçinin traktörünün, hayvanının, hiçbir üretim aracının haczedilmemesi için kanun çıkaracağız. Çiftçinin kullandığı mazottan KDV ve ÖTV almayacağız. Besicilik yapılan her yere, toprağı eken biçen her yere veteriner, ziraat mühendisi, ziraat teknisyeni göndereceğiz. Çiftçiye destek olacaklar, çiftçiyle birlikte daha kaliteli, daha verimli ürün elde etmeleri için çalışacaklar. Kooperatifleşmeyi teşvik edeceğiz."

Yoksulluğu tarihe gömeceklerini ve Aile Destekleri Sigortası Kurumu ile bu coğrafyada hangi inançtan, kimlikten, yaşam tarzından olursa olsun hiçbir çocuğun yatağa aç girmesine izin vermeyeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, vergide adaleti sağlayacaklarını, asgari ücreti vergiden muaf tutacaklarını bildirdi.

Kılıçdaroğlu, "Büyük bir özveriyle çalışan polislerimizin, öğretmenlerimizin, sağlık çalışanlarımızın, infaz koruma memurlarımızın 3600 ek gösterge hakkını iktidarımızda biz vereceğiz. Milyonlarca memur, hakkı olanı alacak. Ekonomik ve Sosyal Konseyi yeniden hayata geçireceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’nin bütün ekonomik sorunlarının çözümüne talip olduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, iktidar olmaları durumunda milli eğitim politikasını yeniden düzenleyeceklerini kaydetti. Yüz yüze eğitim tekrar başlamasına rağmen okullarda ihtiyaç duyulan 101 bin yardımcı hizmet personelinin tüm çağrılarına rağmen atanmadığını bildiren Kılıçdaroğlu, "Yaygın işsizlik koşullarında istihdama da katkı sağlayacak, okullarımızın temizliğini sağlayacak bu atamaların derhal gerçekleştirilmesi gerekliliğini vurguluyoruz." açıklamasını yaptı.

Halihazırda 3,6 milyonu Suriyeli olmak üzere 5 milyondan fazla sığınmacıyı topraklarında barındıran Türkiye'nin, Afganistan kaynaklı yeni kontrolsüz göç akınlarıyla karşı karşıya olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Biz CHP olarak Türkiye'nin göç sorununu iki sene içerisinde çözeceğimizi ilan ediyoruz. Sığınmacıları ülkelerine davulla zurnayla uğurlayacağız. Kimsenin burnu kanamayacak, göç dalgaları sonucunda ortaya çıkan sosyal ve ekonomik sorunların tırmandırdığı toplumsal gerilim son bulacak." ifadesini kullandı.

"Dış politikada Türkiye Cumhuriyeti'nin, bölgesel ve küresel barışın öncülüğünü yapan itibarlı konumunu tekrar kazanması ve kontrolsüz göç sorununun barış içinde çözülmesi için son derece kararlıyız." görüşünü aktaran Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Bunu başarabilmek için hem yurdumuzda hem de uluslararası toplumda gerekli girişim ve çalışmaları başlatacağız. Öncelikle mevcut iktidar döneminde ortadan kalkan sınır güvenliğimizi yeniden tesis edeceğiz. Türkiye'nin göç dalgaları için aracı bir ülkeye dönüşmesine izin vermeyeceğiz. Sınırda gerçekleştirilen ve mazlumların canını tehdit eden her türlü insan kaçakçılığı faaliyetiyle mücadele edeceğiz. Başta göç sorununu birlikte çözeceğimiz Suriye olmak üzere sarayın siyasi ve ideolojik sebeplerle ilişkiyi kopardığı bütün bölge ülkeleriyle diplomatik ilişkileri yeniden başlatacağız. Suriye ile karşılıklı olarak büyükelçiliklerimizi açacağız. Suriyeli sığınmacıların kendi ülkelerine döndüklerinde can ve mal güvenliklerini garanti altına alacağız. Biz Avrupa'dan gelen mali kaynakların, göçe kaynaklık eden ülkelerde altyapı hizmetlerinin tekrar inşa edilmesi ve barışın sağlanması için kullanılmasını istiyoruz. Bu sayede sığınmacıların ülkelerine geri dönebileceği şartlar oluşacak."

Orta Doğu konusunda çok somut bir önerileri olduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı'nın (OBİT) kurulması için bir girişim başlatılmasını savunduklarını belirtti.

Kılıçdaroğlu, "Bölgenin kendi içinden ve kendi dinamiklerinden üretilmesi lazım. Gelirsiniz Türkiye, Suriye, Irak ve İran olarak bir araya, bölgenin başlıca sorunları nedir, terör ve göç, oturursunuz, pekala bu sorunların kaynağında çözülmesi için nasıl bir iş birliği ve ortak anlayış oluşturabileceğinizi konuşursunuz." değerlendirmesini yaptı.

Geçtiğimiz günlerde Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı başkanlığında bir heyeti Irak'a gönderdiklerini anımsatan Kılıçdaroğlu, heyetin Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) ve Irak Türkmen Cephesi yetkilileri ile de bir araya geldiklerini belirtti.

Kılıçdaroğlu, "Büyük bir ilgiyle karşılandı bu ziyaret. IKBY'ye yaptığımız ziyareti tüm muhataplarımız yeni bir başlangıç olarak gördüklerini, partiler arası temasların sürdürülmesi gerektiğini düşündüklerini, kendilerinin de iadeiziyaret için heyetler göndereceklerini belirttiler." açıklamasında bulundu. Kemal Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Biliyorsunuz, Irak'ta seçimler yeni yapıldı. Yeni hükümetin kurulmasını takiben bölgeye bu tür parti heyeti ziyaretlerimizin devam edeceğini, Bağdat'a, Tahran'a, Şam'a da bölgeye yönelik barışçı vizyonumuzu anlatmak üzere heyetler göndermeyi planladığımızı şimdiden vurgulamak isterim. Biz bölgemizde barış istiyoruz. Barışı sağlamanın en doğru yolunun da diyalog olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’nin toplumsal barışını ve huzurunu sağlayacağız, tüm toplumsal sorunları çözeceğiz. Başta on yıllardır çözülemeyen Kürt sorunu olmak üzere, tüm toplumsal sorunlarımızı demokrasi temelinde ve TBMM çatısı altında çözeceğiz. Tüm sorunların çözümünü yurttaşlarımızın bilgi ve denetimine açık bir şekilde gerçekleştireceğiz.

Er ya da geç milletimizin önüne seçim sandığı konulacak. Az kaldı. İlk seçimde dostlarımızla birlikte iktidar olacağız ve Türkiye’nin tüm sorunlarını çözüme kavuşturacağız. Sorunlardan korkmuyoruz. Yurttaşlarımızın oylarından çok sorunlarına talibiz. Çok işimiz var, telafi edeceğimiz çok hasar var. Halkımızla yürüyecek çok yolumuz var."