Gencer, Medipol Mega Üniversite Hastanesi tarafından paylaşılan yazılı açıklamasında, başta İstanbul olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanını etkisi altına alan kar yağışı ve olumsuz hava koşullarının kadın hastalıkları açısından risk taşıdığını bildirdi.

Aşırı soğuğa maruz kalmanın başta adet gecikmesi, sancılı regl gibi pek çok soruna yol açabileceğini bildiren Gencer, "Soğuğa doğrudan maruz kalmak bağışıklık sisteminin de düşmesiyle kadın hastalıklarına yol açabiliyor. Anormal adet kanaması, ağrı, akıntı gibi belirtiler rahim ve yumurtalık iltihabı yani pelvik enfeksiyonun işareti olabilir. Bu belirtileri yaşıyorsanız vakit kaybetmeden hekime başvurmalısınız." ifadelerini kullandı.

Her sağlıklı kadında adet gecikmesinin görülebildiğini belirten Gencer, "Mevsimsel adet gecikmesi, duruma, kişiye ve hormonlara göre değişebilir. Her kadında farklı nedenlerle ortaya çıkabilen adet düzensizliği altta yatan bir hastalığı işaret edebilir. Bu durum, strese ya da mevsimsel değişikliğe bağlı olabildiği gibi, ciddi sağlık sorunlarının da habercisi olabilir." ifadelerini kullandı.

"Regl döneminde bel ağrısına dikkat"

Rahimde soğuk hava nedeniyle oluşabilecek iltihaplanma belirtilerini sıralayan Gencer, şu bilgileri paylaştı:

"Alt karın ve pelviste ağrı, hoş olmayan bir koku ile ağır vajinal akıntı, anormal adet kanaması, özellikle ilişki sırasında, sonrasında veya adet döngüsü arasında anormal kanama olması rahimde iltihaplanma belirtisi olabilir. Bunun yanı sıra bel ağrısı, kaşıntı, makat bölgesinde ağrı, ilişki sırasında ağrı, kanama, ateş, kusma, ağrılı veya zor idrara çıkma gibi şikayetler de görülebilir. Bu belirtiler varsa mutlaka doktorunuza başvurun. Tedavinin sorunsuz ilerleyebilmesi adına erken teşhis çok önemli."

İngiltere'deki Cardiff Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya da değinen Gencer, soğuk havalarda bağışıklık sisteminin virüsle savaşmada daha başarısız olduğu ve bağışıklık sisteminin verdiği yanıtları azalttığının ortaya koyulduğunu belirtti.

"Tedavi edilmezse kısırlığa bile yol açabilir"

Klamidya ve Gonore (bel soğukluğu) gibi bakterilerin, vajinadan rahime, fallop tüplerine ya da yumurtalıklara daha kolay yayılabildiğini aktaran Gencer, "Cinsel yolla bulaşan bu tür hastalıkların tam olarak tedavi edilmesi için partnerinin de tedavi edilmesi büyük önem taşıyor. Tanı koyabilmek için ultrason yeterli olmaz ise MR’ın yanında nadiren laparoskopi de gerekebilir." değerlendirmelerinde bulundu.

Rahim iltihabının tedavi edilmez ise tüplerin tıkanmasına ve kısırlık gibi ciddi sorunlara yol açabileceğini belirten Gencer, şunları kaydetti:

"Hastada ateş, şiddetli kusma, mide bulantısı, karında apse ya da şişkinlik oluyorsa hastanede enjeksiyon yolu ile antibiyotik ile tedavi görmesi gerekir. Eğer bu tedavi yöntemleri yeterli olmazsa tüpler ve yumurtalıklarda apse gelişirse cerrahi tedavi daha yararlı olacaktır."