Polonya'nın Katowice şehrinde düzenlenen 11. Dünya Şehirleri Forumu için Polonya'ya gelen Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, bugün Krakow'daki Türkiye Fahri Konsolosluğu'nda açıklama yaptı. Bölgede yaşanan göç döneminde bir Gaziantep modeli oluşturulduğunu kaydeden Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin, “Herkes, bütün uluslararası toplum bunun nasıl yönettiğimizi, neler yaptığımızı, neler yapmadığımızı dikkatli bir şekilde dinlemek istiyor. 10 yıl önce aslında bizim yaşadığımızı şu an Polonya yaşıyor, Ukrayna'da Avrupa’nın göbeğinde yaşanan bu savaş akıl almaz bir savaş, kazananı olmayan bir savaş ve en çok da komşuları etkiliyor” dedi. Ukrayna’da yaşananları komşu ülkelerin iyi yönetmesi gerektiğini kaydeden Şahin, “O yüzden her birimizin büyük bir tecrübesi var, bu tecrübeye göre hangi alanda ne yapmak gerekiyor? Dünya'da büyük bir salgın hastalıklar, küresel ısınma, su yönetimi, bitki çeşitliliğinde azalma gibi çok temel sorunlar var. Bunu yönetmek için ne yapmak gerekiyor? Özellikle insanı merkeze alan kapsayıcı ve katılımcı yönetim anlayışı, sosyal adaletin ve sosyal barışın temin edildiği yeni bir dünyaya ihtiyaç gözüküyor” ifadelerini kullandı. “Aslında bir sağlık krizi değil, sistem krizi var” diyen Şahin açıklamasını şu şekilde sürdürdü: “Eğer bunu bir sağlık krizi olarak algılarsak doğru yönetmemiş oluruz. Dünyanın yeni bir şeye ihtiyacı var. O yüzden Cumhurbaşkanımızın Dünya 5'ten büyük, daha adaletli bir dünya mümkün dediği BM yeşil mermerin önünde söylediği şeyi bugün Avrupa kendi içinde yaşıyor. Herkesin huzurlu, mutlu olmadığı, herkesin sağlıklı olmadığı bir dünyada küreselleşmede hiç kimse mutlu değil, huzur ve sağlıklı değil. O yüzden senin dışındakileri korumak, diğer insanların hiç tanımadığın bilmediğin insanlar için empati yapmak ve gereğini yapmak bugün aslında insanı bakış için çok önemli bir dönem oldu. O yüzden biz dünkü yaptığımız görüşmede de, bundan sonra özellikle finansal kaynağının yönetilmesinde neler yapılması gerekiyor. Bunları ele aldık.” Yeni sistemde bakanlık isimlerinin de değiştiğini kaydeden Şahin, “Yerel yönetimlerin bu yeni duruma göre kurumsal kapasitesini nasıl güçlendirmesi gerekiyor, kendi iç organizasyonunu nasıl yapması gerekiyor, genel ile olan koordinasyonunu nasıl sağlaması gerekiyor? Ulusal ve uluslararası alanda söylem ve eylem birliğini nasıl oluşturması gerekiyor? Eğer bunda gecikirsek, dünya çok hızlı ısınmaya devam edecek” dedi. Türkiye’de yaşananların tüm dünyada yaşandığını aktaran Şahin, “Bunlar bir tesadüf değil bunlar bir sonuç. Koruyucu önleyici tedbir alıp, daha az zararla bu süreci yönetmemiz gerekiyor. O yüzden Gaziantep Büyükşehir olarak nasıl dirençli şehir olduk, nasıl yeşil şehir olduk, nasıl burada yenilenebilir enerjiyi kullanabilir hale dönüştüren Enerji A.Ş’yi Bilişim A.Ş’yi kurduk? Nasıl akıllı şehir olduk? Bugün Güney Kore ile başta olmak üzere birçok uluslararası ülke ile bu alanda çalışıyoruz. Kim hangi alanda güçlü ise onla işbirliği yapıyoruz. AB ile BM'nin bütün organları ile çok sıkı çalışıyoruz. Japonlar ile çalışıyoruz, Almanlar ile çalışıyoruz, kalkınma ajanslarının hepsi ile çalışıyoruz. Onların da bizim tecrübemize ihtiyacı var. Bu ikili bir etkileşim, kazan kazan ve sonuçta insanlığın ve dünyanın kazandığı bir dönem. Bu tecrübeyi paylaşmak için buradayız. Bugün mesela yeşil şehirler ve dirençli şehirler alanında neler yaptık, bunu paylaşacağız. Dün çok ciddi bir katılım vardı, çok ciddi dinlediler Türkiye'nin neler yaptığını. Gaziantep'te yaklaşık 10 yıldan beri yüzde 20 mülteci ile nasıl yaşandığını, neler yapıldığını sosyal entegrasyon adına, bu modeli ciddi bir şekilde dinlediler. Şimdi bugün de yeşil şehirleri anlatacağız. Eğer şehirler yeşil olmazsa dünya yeşil olmayacak, dünya yeşil olmayacaksa da geleceğe bırakabileceğimiz dünya kalmayacak. Bu bir fantezi değil, bu bir tercih değil, artık bu bir zorunluluk” açıklamasını yaptı.