Çınar Ayser ÇINAR / Son zamanlarda yaptığı eleştiriler ve radikal çıkışlarıyla adından sıkça bahsettiren muhafazakar yazar Abdurrahman Dilipak, yine çokça tartışılacak sözler sarf etti.

Pazartesi Söyleşileri’ne bu hafta konuk olan Abdurrahman Dilipak, ekonomi konusunda gelinen noktayı ‘’Babamız Peygamber olsa gelse bizi kurtaramaz’’ sözleriyle özetledi.

Dilipak, Millet İttifakı’nın adayının kim olacağı, kabinede değişikliğe gidip gidilmeyeceği gibi merak edilen konulara ilişkin Yeni Journal’ın sorularını yazılı olarak yanıtladı…

PEYGAMBER GELSE BİZİ KURTARAMAZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz Çarşamba günü yayınlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Lütfi Elvan'ın istifasını kabul edip, yardımcısı Nureddin Nebati'yi yeni Hazine ve Maliye Bakanı olarak atadı. Türkiye’de ekonominin durumu ise hala kritik eşikte. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda yapılan bu değişiklikle sizce ekonomi rayına girer mi?

Biri gitti, biri geldi diye her şey bir anda yoluna girmez. Ha biri yanlış yapıyorsa, gelen gidenden daha akıllı, dürüst, cesur ve çalışkan ise işlerin yoluna girmesini bekleriz. Ama ekonomi tek başına siyasi irade ile yoluna girmez. Üretim, pazarlama faaliyetleri, sermaye, kalite, verimlilik, rekabet, emeğin kalitesi ve maliyeti, enerji maliyeti, hammadde ve daha bir çok şey. Babamız peygamber olsa gelse bizi kurtaramaz. Bizi kurtuluşa çağırır. Her şey yolundaymış gibi gözükse bile, Allah (cc) insanları, malları, canları ve sevdikleri ile, kimi zaman arttırarak, kimi zaman eksilterek imtihan edecektir. Hz. Yusuf 7 yıl bolluk, 7 yıl kıtlıkla imtihan edilmişti. Sonuçta her topluluk layık olduğu gibi idare edilecektir. Biz kendimizi değiştirmeden, Allah (cc) bizim hakkımızdaki hükmünü değiştirmeyecek. Asıl değişmesi gereken yöneticilerden önce toplumun kendisidir. Tencere yuvarlanır, kapağını bulur.

KABİNEDE DEĞİŞİKLİK İÇİN ÇOK GEÇ KALINDI

AK Parti’yi başından beri bilen ve iyi takip edenlerden birisiniz. Son dönemlerde AK Parti içindeki bazı isimler ve parti politikaları sıklıkla eleştiriliyor. Kamuoyunda bu isimlerin AK Parti’yi zayıflattığı görüşü hakim, sizce Cumhurbaşkanı Erdoğan kabinede değişikliğe gitmeli mi?

Kabine değişikliği başından beri bekleniyor. Yapılan değişikliklerde de, beklentilere cevap teşkil edecek bir değişiklik olmuyor. AK Parti tabanından giderek artan eleştiriler var. Suali mukadderlere cevap verilmiyor. Cevabını arayan sorular cevapsız kalınca sorun oluyor ve haliyle yakınmalar artıyor. Bazı kişiler hakkındaki iddialar şüyuu vukuundan beter hadiseler haline gelince de AK Parti için sorun teşkil ediyor. Kabinede değişiklik talebi hep vardı, çok geç kalındı. Bu saatten sonra ne değişir, nasıl değişir, sonucu ne olur emin değilim.

KÜRT MESELESİ ULUSLARARASI KONJOKTÜRE BAĞLI

Şu sıralar yeniden gündeme gelen ve tartışma konusu olan çözüm sürecine biraz değinmek istiyorum. Malum önümüz seçim ve Kürt seçmenler tüm partiler için şu an önem arz ediyor. AK Parti Kürtlere yönelik yeni bir süreç başlatır mı?

Her şey mümkün, hiçbir şey olmayabilir. Bu konjonktüre bağlı bir durum. Bir de bu konu uluslararası ilişkilerle ilgili. Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri, NATO ve Rusya ile ilişkilerin geleceğine bağlı bir konu…

ŞU ANKİ İSİMLERLE PİYASA TEST EDİLİYOR

Seçimlerde Cumhur İttifakı’nın adayı belli ancak Millet İttifakı’nda henüz net bir isim dillendirilmedi. Millet İttifakı’nın adayı kim olur sizce? Ya da kim olmalı?

Dereyi görmeden paçayı sıvamamak gerek. Bu ilk çıkan isimlerle “piyasa” test ediliyor. Bana kalırsa erken tahminler gerçekleşmeyebilir. Mesela parlamenter sisteme geri dönüş için de sinyaller söz konusu. Muhalefet gündem olmak, seçim konusunu ışımak istiyor. Sonunda Abdullah Gül de olabilir, Meral Akşener de, bir başka isim de öne çıkabilir. Daha uzun bir zaman var, bugünden bir tahmin çok erken olur.

PANDEMİ DEĞİL, PLANDEMİ!

Tüm dünya şu an salgın kriziyle mücadele ediyor ve ne yazık ki bu duruma bir çözüm bulunmuş değil. Siz de aşı karşıtı olduğunuzu kamuoyuna deklare etmiştiniz. Hala aynı görüşte misiniz? Aşı olmayacak mısınız?

Aşı dayatması karşıtı olduğumu söyledim. Aşı olmadım, inşallah olmayacağım da. PCR’yi de maskeyi de reddediyorum. Pandemi değil, plandemi! Tüm dünyanın mücadele ettiği yok, global kuşatma için dünyaya korku salıyorlar. Korku pandemisi var…