HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, her gün bir konser, tiyatro, şenlik, festival, piknik ve demokratik etkinliğin iktidar tarafından keyfi ve hukuksuz bir biçimde yasaklandığını savunarak, "Sazın telinden, kemanın yayından, piyanonun notalarından, sanatçının sesinden korkuyorlar, insanların bir araya gelmesinden korkuyorlar." dedi.

AK Parti ve MHP ittifakının son çırpınışları olduğunu iddia eden Buldan, "Her gün bir konser, tiyatro, şenlik, festival, piknik ve demokratik etkinlik keyfi ve hukuksuz bir biçimde bu iktidar tarafından yasaklanmaktadır. Sazın telinden, kemanın yayından, piyanonun notalarından, sanatçının sesinden korkuyorlar, insanların bir araya gelmesinden korkuyorlar. Gerekçelerine bakıyorsunuz, hep aynı terane; kamu güvenliği. Hayır. Asıl sakladıkları gerçek, suç ve rant düzenlerinin güvensizliğidir." diye konuştu.

Buldan, yasaklarla göz dağı verilmeye çalışıldığını, ne yapılırsa yapılsın müziğin, sanatın, türkülerin susturulamayacağını ifade etti.

"Aynen Abdülhamid yasası"

Yasakçı iklimin diğer ayağının sosyal medya sansürü olduğunu öne süren Buldan, bununla ilgili yasa teklifinin Meclise getirildiğini söyledi. Buldan, şunları kaydetti:

"Bu yasa aynen Abdülhamid yasası ve yasaklarıdır. O da basına sansür uygulamıştı. Piyesleri, hatta burun kelimesini bile o dönem yasaklamıştı. Bu iktidar da aynı zihniyettedir. Ekonomik kriz, yoksulluk, açlık, işsizlik ve yolsuzluk haberlerini sansürlemeyi planladıklarının hepimiz farkındayız. Gerçekleri halktan gizleyebileceklerini sanıyorlar, adını da 'yalan haberleri engelleme yasası' koyuyorlar. En büyük yalan bu ülkede sizsiniz. Sizden daha büyük dezenformasyon kaynağı olabilir mi? Amacınız yalan haberlerin önüne geçmekse kendi yalanlarınızı, gazetelerinizdeki yalan manşetlerinizi durdurmanız yeterlidir."

Ne basının ne de sosyal medyanın susturulamayacağını dile getiren Buldan, gerçeklerin halktan saklanamayacağını belirtti.

Yeni bir savaş planı peşinde olunduğunu ileri süren Buldan, seçim kampanyasını tanklarla yürütmeye hazırlık yapıldığını iddia etti.

Buldan, ekonomi yangın yeriyken, halk geçim savaşı verirken Suriye'de yeni bir savaş peşinde olunduğunu ileri sürerek, şöyle devam etti:

"Enflasyon ve dolar fırlayınca 'Hadi Suriye'ye saldıralım, belki paçayı kurtarırız' diyorlar. İşte hesap budur. 'Rojava'da halklar arasında oluşan demokratik, sosyal, kültürel bütünleşmeyi demokratik yönetimin inşasını bozabilir miyiz, bölgeyi Kürtlerden arındırarak acaba IŞİD'e koridor oluşturabilir miyiz?' diye uğraştıklarının ve bir çaba içerisine girdiklerinin farkındayız. Buradan savaş ittifakına seslenmek istiyorum; boşuna uğraşmayın. Rojava'dan size Ukrayna hikayesi çıkmaz, çıkmayacaktır. İktidarınızın yolu Rojova'dan geçemeyecektir ve geçirmeyi de başaramayacaksınız. Bu hedeflerinizden bir an önce vazgeçin."

Toplumun savaş politikası karşısında güçlü ve ortak bir tutum alması gerektiğini söyleyen Buldan, parlamentodaki muhalefete de "Savaş politikalarına sessizlik, onaylamak demektir. İktidarın tuzağına düşmeyin, iktidarın belirlediği sınırların dışına çıkmaktan korkmayın ve savaş politikalarına karşı çıkın." çağrısında bulundu.

"Gelmiş geçmiş en vicdansız iktidar"

HDP Eş Genel Başkanı Buldan, yarın BM tarafından belirlenen Dünya Açlıkla Mücadele Haftası'nın ilk günü olduğunu belirterek, Türkiye'de TÜRK-İŞ'in rakamlarına göre açlık sınırının 6 bin 17 lira, yoksulluk sınırının 19 bin 602 lira olduğunu kaydetti.

Türkiye'de açlık ve yoksulluk yaşandığını öne süren Buldan, "AK Parti gelmiş geçmiş en büyük vicdansız iktidar olarak tarihe geçti." ifadesini kullandı.

Asgari ücrete yüzde 50 zam yapılırken temel gıdaya, kiraya, eğitime, faturalara, akaryakıt gibi pek çok şeye yüzde 200-350 zam geldiğini kaydeden Buldan, asgari ücretin yaşamak için değil nefes almak için harcandığında tükendiğini söyledi.

Buldan, ülkenin çökertilmesine izin vermeyeceklerini dile getirerek, insanların umutsuzluğa kapılmamasını istedi.

Halkı azarlayan, taleplerini yok sayan iktidarın karşısında halkı dinleyen, onunla birlikte karar alan, birlikte yürüyen bir HDP bulunduğunu söyleyen Buldan, "HDP bu yüzden siyasetin güvenilecek sözüdür, görülecek yüzüdür, çıkışın en güçlü yoludur. Hiç kimse başka adres ve kurtarıcı aramamalıdır. Direnerek, mücadele ederek, ağır bedeller ödeyerek, korkmadan, yılmadan bugünlere gelen ve dimdik ayakta olan HDP'nin onurlu mücadelesiyle bu ülkenin geleceği kurtulacaktır. Bunun için herkesin yüzü ve yönü kesinlikle HDP'ye dönük olmalıdır." dedi.