CHP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun "kavga" söyleminin hak, hukuk, adalet ve demokrasi kavgası olduğunu belirtti. Öztrak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, despotların ve istibdadın olduğu yerde özgürlük mücadelesi verenlerin mutlaka olacağını söyledi. Öztrak, "Gün gelir adaletsizliğin karşısında dimdik duran, Ankara'dan İstanbul'a 'hak, hukuk, adalet' diyerek yürüyen, elektrikleri kesilen karanlıktaki yurttaşlarımızın, korku içinde titreşen çocuklarımızın, yoksulluk çukurundaki insanlarımızı sesi olmak için 'karanlıktan aydınlığa bir yol vardır.' diyen Kemal Kılıçdaroğlu olur." dedi. "Zulme rıza zulümdür." ifadesini kullanan Öztrak, şöyle devam etti: "İşte bu nedenle Genel Başkanımız, 'Bizim kavgamız, zulme, istibdada karşıdır. Bizim kavgamız, milletimizin aşına, işine göz koyanlarladır, tüyü bitmemiş yetimin hakkına göz dikenlerledir. Bizim kavgamız, hak, hukuk, adalet ve demokrasi kavgasıdır.' demiştir ve sonunda da 'düşün peşime' çağrısı yapmıştır. Biz, hak, hukuk ve adalet için verilecek hiçbir kavgadan korkmayız." Sandığın, milletin önüne geleceğini belirten Öztrak, "Vatandaşlarımız müsterih olsun. Bunlar zor geçen son bayramlar. CHP ve Millet İttifakı olarak iktidara geldiğimizde bu ülkenin insanlarından, gençlerinden ve çocuklarından çalınan her şeyi yerine koyacağız, kayıpları telafi edeceğiz." diye konuştu. Vatandaşların Ramazan Bayramı'nı kutlayan Öztrak, hayat pahalılığını bitireceklerini dile getirerek, "Saray, milletimizi çok üzdü. Biz milletimizin yüzünü güldüreceğiz. Biz geleceğiz, hayat bayram olacak. Bayramlar bayram gibi yaşanacak." dedi. Öztrak, konuşmasının ardından bir gazetecinin, "CHP de kendi logosuyla mı seçime girecek?" ve "Altılı masanın dağılması söz konusu mu?" sorularına, "Partilerin kendi logoları ile seçime girmeleri ittifaka engel olmaz. Bundan bir önceki seçimde Yüksek Seçim Kurulunun bastırdığı pusula. Bu ittifak, ülkeye çağdaş demokrasiyi getirmeye karar vermiş partilerin ittifakıdır. Kimse hayal görmesin, kimse kendini darı ambarında zannetmesin, kimse öküzün altında buzağı aramasın." yanıtını verdi. Gezi davası kararına ilişkin soru üzerine de Öztrak, şunları söyledi: "Eğer bir davanın iddianamesinde yer alan asıl iddia, yani casusluk suçlaması beraat ile sonuçlandıktan, düştükten sonra arkasından aynı dava içinde hiç darbe iddiası yokken insanlara müebbet hapis ve onlarca yıla varan cezalar veriyorsanız, zaten o davanın bir yerlerde kinle, nefretle yazılıp karar alıcıların eline verildiği açık seçik ortaya çıkmaktadır. Ama orada bir hakimin koyduğu karşı oy yazısı son derece önemlidir. Üç hakimden biri 'bu davanın sonu beraat olmalıdır, çünkü delil yoktur.' demiştir."