Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER/Eczacılık meslek örgütleri, Türkiye'de 650'nin üzerinde ilacın temininde ciddi sorunlar yaşandığını dile getiriyor. Reçeteyle eczanenin yolunu tutan vatandaşlar ise, bazı ilaçları temin etmekte zorluk yaşadıklarını öne sürüyor. Yeni Journal olarak, ilaç sıkıntısı olup olmadığını araştırdık.
‘’Elimdeki ilaçlar bitince ne yapacağım bilmiyorum’’
Yaşanan ilaç sıkıntısı tartışmalarını, Eczacı Candan Avcı’ya sorduk. Avcı, ağırlıklı olarak şurup, antibiyotik gibi mevsimsel hastalıklarda kullanılacak ilaçların temininde sorun yaşadıklarını ifade etti.
Eczacı Avcı, şunları dile getirdi: “Soğuk algınlığı ilaçları depolarda bitti. Şu an için özellikle çocuk şuruplarında, çocuk antibiyotiklerinde sıkıntı çekiyoruz. Rafımızda bulunan ilaçlar bittiğinde, yerine yenisini koyamıyoruz. Denk geldikçe depo 1-2 tane bulup gönderiyor, ama o da kime yetecek? Yine şu an için elimde bazı ilaçlar var. Gelen hastalara veriyorum, ama bitince ne yapacağımı bilmiyorum.’’
Türk Eczacılar Birliği: Kalıcı çözümlere ihtiyaç var
Türkiye Eczacılar Birliği (TEB) ise, Kasım ayında yaptığı açıklamada, 654 ilacın tedarikinde zorluk çekildiğini açıklamıştı.
Yapılan açıklamada, “İlaç yokluğu artık kronik bir sorun haline gelmiştir ve kalıcı çözümlere ihtiyaç vardır. Nitekim sahadan, eczacı kooperatiflerimizden, meslektaşlarımızdan aldığımız bilgiler, piyasada pek çok ilacın bulunmadığını gösteriyor. Şu anki tabloda (Kasım ayı verileri) 645 ilaçta sıkıntı yaşanıyor; eczacılarımız ilaç temininde ve ilaçları hastaya ulaştırmada güçlük yaşıyor. Halk sağlığını tehdit eden bu durum karşısında önlem alınmazsa ilaç krizi derinleşecek, bulunamayan ilaç sayısında artış yaşanacaktır. Öte yandan; pandemi koşulları göz önüne alındığında bir tek ilacın dahi bulunamaması kabul edilemez bir durumdur” ifadelerine yer vermişti.
TEB, Kasım ayında yapmış olduğu yazılı açıklamada, konuya ilişkin şu çözüm önerilerini de sıralamıştı: ''Ekonomik iklimin gerçeklerine uygun fiyatlandırma yapılmalı, ilaç kuru güncel hâle getirilmelidir. İlaçta kur ayarlamasının yılda bir kez yapılmasından vazgeçilmeli, belirli periyotlarla kur düzenlemesi yapılmalıdır. Yerli ilaç politikalarına ağırlık verilmeli, ilaçta dışa bağımlılığın azaltılmasını sağlayacak politikalar geliştirilmelidir. Sağlık Bakanlığı tüm paydaşların katılacağı bir "ilaç yokluğu uyarı sistemi" kurmalıdır. İlaç yokluğu olarak tanımlanan sınır belirlenmeli, ilaç kutu sayısı bu sınırın altına düşerse ek önlemler alınmalıdır.’’
TİTCK: Haberler gerçeği yansıtmamaktadır
Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu da (TİTCK), geçtiğimiz aylarda konuya ilişkin ithal edilmiş veya üretilmiş her kutu ilacın hareketinin üretiminden, eczanede satışına kadar izlenebildiğine, sistem üzerinden üretici-depo-eczane arasındaki ilaç akışının, düzenli takip edildiğine değindi.
TİTCK tarafından yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Hastalarımızın kritik ilaçlara erişemediği yönündeki haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Kurumumuz global ve yerli firmalarla sürekli irtibat halindedir. Herhangi bir ilaçta tedarik sıkıntısı olabileceği tespit edildiğinde, gerekli önlemler tarafımızca hızla alınmaktadır. Denetim birimlerimizce tespiti halinde, firma, depo veya eczane düzeyinde ilaca erişimi engelleyici her türlü fiile karşı gerekli yaptırımlar uygulanacaktır. Hastalarımız tedarik edemedikleri ilaçlar için '[email protected]' ya da '[email protected]' adreslerine e-posta gönderebilir; 44 44 680 numaralı telefondan kurumumuza ulaşabilirler."
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise, geçtiğimiz aylarda yaptığı açıklamada, "Biz bakanlık olarak eczaneler, depo, üretici dahil olmak üzere, ilaç takip sistemimiz var. Her basamağını yakın takip ediyoruz. Şu anda ciddi sorun yok. Yer yer sahada sorun var, yakın takipteyiz. Denetimi yoğunlaştırdık" ifadelerini kullanmıştı.
