Filistin Haber Ajansı WAFA'nın açıklamasına göre, Abbas görüşmede, Filistin halkının uluslararası koruma altına alınmaması, İsrail'in uluslararası meşruiyet kurallarına uymaması ve başta Kudüs olmak üzere tek taraflı kararlar alarak şiddeti tırmandırmasına sessiz kalmanın ya da tahammül etmenin mümkün olmadığını belirtti. Abbas, uluslararası toplumun ve özellikle de ABD'nin İsrail'in provokasyonlarına karşı harekete geçmemesi nedeniyle Filistin yönetiminin tırmanan gerginliğe karşı koymak için bazı tedbirler almayı planladığını dile getirdi. Abbas ayrıca AB ve üye ülkelerin çalışmalarına ek olarak Fransa'nın da Filistin sorununa çözüm bulunması için etkin bir girişimde bulunabileceğine işaret etti. Emmanuel Macron ise Filistin topraklarındaki tansiyonun düşürülmesi ve soruna siyasi bir çözüm bulunması için Filistin, İsrail ve tüm uluslararası taraflarla çalışılması gerektiğini aktardı. Macron, ikili ilişkilerin geliştirilmesi ve barış konusunda görüşmeye devam etmek için Abbas'ı Fransa'ya davet etti. Ürdün Kraliyet Divanının açıklamasında ise Macron ile 2. Abdullah'ın görüşmesinde Filistin'de yaşanan gelişmelerin ele alındığı ifade edildi. Ürdün Kralı, İsrail'in, barış sürecini baltalayabilecek tek taraflı uygulamalarının durdurulması gerektiğini vurguladı. İsrailliler ile Filistinliler arasındaki gerilim, özellikle aşırı sağcı fanatik Yahudi yerleşimcilerin, 29 Mayıs'ta Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesine provokatif "bayrak yürüyüşü" düzenlemesiyle artmıştı.