CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle: ''14 milyona yakın emeklimiz var. İntibak sorunları yıllardır çözülmedi. Emekli büyümeden pay almayacak diye kanun çıkardılar. Bilim insanları dünyanın her yerinde el üstünde tutulur, saygı gösterilir. Boğaziçi Üniversitesi hepimizin gözbebeği. KHK çıkardılar, rektör ataması bir kişiye bağlı olmaya başladı. Geçmişte AK Parti ve MHP’ye oy veren kardeşlerime sesleniyorum; muhtarınızı, milletvekilini, cumhurbaşkanını seçiyorsunuz. Ama üniversite hocaları kendi rektörlerini seçemez dediler. “Ben atayacağım” diyor. Boğaziçi ciddi bir sorunla karşı karşıya. Bir rektör atadılar, ayrıldı, ikinci rektör hala koltuk peşinde. O üniversitede profesörlük unvanını alamayacak kişiyi gidip rektör yaptılar. Kişi gücünü koltuktan almaz, koltuğa güç verir. Bir hocaya “3 ay boyunca üniversiteye girmeyeceksin” diye karar veriliyor. YÖK denen 12 Eylül ürünü kurum kaldırılacak, üniversiteler özgür ve özerk kuruluşlar olacak. Önümüzde bir vizyon zirvemiz var. Bu zirvede neyi anlatacağız? Arkadaşlarımıza halkın huzuruna çıktıklarında ne için oy isteyeceğimizi anlatacağız. Saraylılar sabah, öğle, akşam “adayınızı açıklayın” diye bağırırlar. Bazı köşe yazarları 200’ün üzerinde yazı yazdı, “adayınız kim?” diye. Acınacak durumdalar. Erdoğan bir vizyon açıkladı. 2.5 saat tek başına kürsüdeydi. Çünkü başka bir kişi istemez. Devleti tek kişiye teslim ettiğinizde, vizyonu da tek kişi açıklar. CHP sadece bir adaya oy istemeyecek. CHP bir zümrenin çıkarı için de oy istemeyecek. CHP yepyeni bir anlayışla yepyeni bir sisteme oy isteyecek. CHP adaya değil güç birliğine oy isteyecek. Yeni bir Türkiye için, siyaset üstü bir anlayışla oy isteyecek. Çünkü sadece Türkiye’yi krizden çıkarmak için oy istemiyoruz; ülkemizi yapısal krizlerden koruyacak değişiklikler için oy istiyoruz. Bu krizleri sonsuza kadar bitirmek için geliyoruz. Yeni bir nefesle geliyoruz. Dünyayla rekabet etmeye geliyoruz. Dünyaya sesleneceğiz. Ey dünya, sen de 3 Aralık’ı bekle''