CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti iktidarının servet transferi için Kamu İhale Kanunu'nu 191 kez değiştirdiğini öne sürerek, "Cumhuriyet tarihinde bir avuca, ilk kez bu kadar yoğun bir servet transferi yaşanmaktadır." dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin bir yol ayrımına doğru gittiğini savunarak, içinde bulunulan olumsuz tabloyu düzeltmek için mücadele ettiklerini belirtti.

20 yıldır ülkenin başında olan iktidarın, Kamu İhale Kanunu'nda 191 kez değişiklik yaptığını, bunun temel sebebinin, servet transferini gerçekleştirmek olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, bu durumun, Türkiye'nin geldiği açmazın birinci aşaması olduğunu söyledi.

Robin Hood'un taklit edildiğini, ancak alt gelir gruplarından üst gelir gruplarına servet transferi yapıldığını iddia eden Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet tarihinde bir avuca, ilk kez bu kadar yoğun bir servet transferi yaşanmaktadır. Açıkça söylüyorum, hırsıza yolsuza servet aktarılmıştır, adrese teslim ihalelerle beyefendinin bahsettiği kupon arazilerle, imara açılan yeşil alanlarla, hatta deprem toplanma alanlarıyla. Bütün bunları aldılar, yine yetmiyor. Yanlış anlamayın. Kazanamadıkları için falan değil, doymadıkları için yetmiyor." diye konuştu.

"Kandırmak için ne gerekiyorsa yaptılar"

Kemal Kılıçdaroğlu, millete yalan yanlış her türlü bilginin verildiğini ve kandırmak için ne gerekiyorsa yapıldığını öne sürerek, "Yalan yere yemin ettiler, en ama en samimi duygularımızı, halkın en samimi duygularını inanç başta olmak üzere gözlerini kırpmadan istismar ettiler. Bunu biliyorum. Fakat buna rağmen işin sonu geldi." dedi.

İkinci aşamada, Merkez Bankası'nın ihtiyaç akçesine göz koyulduğunu savunan Kılıçdaroğlu, bugüne kadar hiçbir iktidarın buna el sürmediğini dile getirdi.

İhtiyaç akçesinin 2019 yerel seçimlerinden hemen önce seçimi finanse etmek için alındığını öne süren Kılıçdaroğlu, "Malı götürdüler, Hazineye koyamıyorlar. O zaman ne yaptılar? 78 milyar liraya el koydular. Ama millet bunlara öyle bir tokat attı ki bugün hala Ankara diyorlar, İstanbul diyorlar, Mersin diyorlar, Antalya diyorlar, Adana diyorlar... Habire sayıklıyorlar. O nedenle ben bu milletin ferasetine, vicdanına, ahlakına, erdemine güveniyorum. Bu millet saygın bir millettir, bu millet yolsuzluklara kapı aralayarak bakmayan bir millettir." değerlendirmesinde bulundu.

Kemal Kılıçdaroğlu, devleti çürütmenin üçüncü aşamasında, swap anlaşmalarıyla borç alındığını iddia ederek, Merkez Bankasının kasasında 58,5 milyar dolar açık olduğunu kaydetti.

Dördüncü aşamanın da "varlık barışları" olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Varlık barışları şu demek: 'Kim olursan ol, ister çocuk ticareti yap, kadın ticareti yap, insan ticareti yap, uyuşturucu ticareti yap, haram para, kumar parası, ne yaparsan yap, nereden kazanmış olursan ol kaynağını asla sormayacağım, ne getirirsen getir sormayacağım' diyor. Pislikle mi kazandın, 'umursamayacağım' diyor. Tam 9 kez, çıkardıkları bu kanunu değiştirdiler. 'Bu kirli para, uyuşturucu parası nereden gelirse gelsin başımın üstüne' dediler. Ben de 2 şey söyledim. Bir; kara para iyi parayı ülkeden kovar. İki; kara para, sahiplerini de Türkiye'ye getirir. Uyuşturucuyu serbest bırakırsan, uyuşturucu baronunun parasını Türkiye'de aklarsan, 'Param güvencede, ben de Türkiye'ye gideyim' der."

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bu yıl 8 ayda Türkiye'ye gelen kara paranın, yabancı sermayenin 4 katı olduğunu savunarak, "Türkiye kirlilikten, rüşvetten, uyuşturucudan kurtulmak zorunda. Bunun mücadelesini yapacağız." diye konuştu.

"İtiraf ediyorlar ama bana kızıyorlar"

Kirli paranın Türkiye'ye girmesi halinde ne olacağının cevabının sokakta olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Biri çıkmış diyor ki 'Haftada ortalama 5 bin uyuşturucu satıcısını veya imalat yapanı gözaltına alıyoruz.' Ben bunu söylediğimde, kıyamet kopmuştu. Ama bilsinler, bay Kemal 85 milyonun hakkını ve hukukunu koruyacaktır. Bu itirafı için de teşekkür ederim. Pardon, burası Kolombiya mı, Bogota mı? Kolombiya'da bile böyle değil. Ne demek haftada 5 bin kişi? Ayda 20 bin eder. Yılda 52 hafta var, 260 bin eder. Bir de yakalanmayanları koyarsan 1 milyon eder. Kendileri itiraf ediyorlar ama bana kızıyorlar. Niçin? 'Doğruyu söyleyeni dokuz köyden kovarlar' diyorlar. Hiç kimse endişe etmesin, bay Kemal onuncu köye gidecektir, yine halkın çıkarlarını savunacaktır."

Kılıçdaroğlu, uyuşturucu baronlarının, maşalarının Türkiye'de ne işi olduğunu sorarak, "AVM'lerde uyuşturucu pislikleri birbirlerini öldürüyor. Korkmuyorlar, çekinmiyorlar, hesaplaşıyorlar, birbirlerini öldürüyorlar çünkü biliyorlar ki onları destekleyen siyasetçiler var. O siyasetçiler de saray ve şürekasıdır." ifadelerini kullandı.

Davalar açılsa da geri adım atmayacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, kırmızı bültenle aranan Sırp çete liderinin de İstanbul'da yakalandığını söyledi.

Kemal Kılıçdaroğlu, çete liderinin, kaldığı İstanbul'da 8 yıl sonra yakalandığını iddia ederek, "Bana 'ispat et' diyorlardı. Daha neyi ispat edeyim? 8 yıldır İstanbul'da krallar gibi yaşıyor adam. Adamları var, silahları var, dostları var, siyasileri var, fotoğrafları var. Daha ne yapayım, daha neyi ispat edeceğim? Ama yakasını tut ve getir mahkemeye diyorsanız ona millet karar verecek. İktidara geleceğiz, göreceksiniz. Tek tek yakalarına yapışıp onları hakimin huzuruna çıkaracağız." dedi.

Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin büyük bir uyuşturucu sorununun bulunduğunu savunarak, Adalet Bakanlığı verilerine göre 2020'de 314 bin 466 olan açılan uyuşturucu dosyası sayısının, 2021'de 422 bin 479'a çıktığını ileri sürdü.

Türkiye'nin uyuşturucu batağına sürüklendiğini iddia eden Kılıçdaroğlu, "Biz boşuna söylemiyoruz, ülkede ciddi bir çürüme var. Türkiye'yi yönetemiyor. Saray ayrı havada, bürokrasi zaten bırakmış. Bürokrat arkadaşlarıma, asker, sivil, polis, herkese çağrı yapıyorum; ülkenize sahip çıkın, hiçbir yanlış işlemin altına sakın imza atmayın." diye seslendi.

Kılıçdaroğlu, bu sorunları dile getirdiği için kendisinin susturulmaya çalışıldığını ancak geri adım atmayacağını belirterek, şunları kaydetti: "Taşeron sermayedarları buldular, 'Bay Kemal'i siz yıpratın, finansmanı da bizden' dediler. Bunu da çok iyi biliyoruz. Kimleri bulduğunu da kimlerin finanse ettiğini de çok iyi biliyoruz. Sureti muhalefetten görünen ama bu kirli sermayelerle çalışanların tamamını da biliyoruz. Hiç kimse endişelenmesin, Türkiye'yi bütün alanlarda kirlilikten arındırmak Bay Kemal'in boynunun borcudur. Bunlara sesleneyim; Cumhurbaşkanı adayını bu taşeron sermayedarlar değil, 6'lı masa belirleyecek. 6 lider, 6 namuslu lider belirleyecek cumhurbaşkanlığı adaylığını. Gidin bunu 5'li çetelerinize söyleyin."

Devletle değil, uyuşturucu tacirlerine ve uyuşturucu baronlarına yol açanlarla kavgalı olduklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Polisler benim canım ciğerim, polislerle hiçbir sorunum yok zaten. Onlar Bay Kemal'in ne olduğunu biliyorlar. Polislerin hakkını, hukukunu Bay Kemal'in sonuna kadar savunduğunu da biliyorlar. Onlara robot muamelesi yapan iktidarın kim olduğunu da biliyorlar, sarayın da benim de ne olduğumu gayet iyi biliyorlar. Hiç kimse endişe etmesin. Burada bir parantez açmak isterim; polislerimizi intihara sürükleyen, onları hiçe sayan, robot gibi gören kirli bir yapı, şimdi de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızı siyasi yasaklı yapmaya çalışıyor. Açık ve net söylüyorum; Ekrem İmamoğlu büyük lokmadır, boğazınıza takılır ve kalır. Biz, Ekrem İmamoğlu'nu kimseye yedirmeyiz." ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin temiz paraya ihtiyacının olduğunu, temiz bir iktidarın da temiz parayla ülkesine yatırım yapmak isteyeceğini söyledi.

"Bay Kemal temiz parayı buldu"

"Evet geziyorum, gidiyorum, konuşuyorum ama hiç kimse endişe etmesin bu kardeşiniz Bay Kemal temiz parayı buldu. Bundan emin olmanızı isterim." diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Temiz para, eko yatırım veya yeşil yatırımlar, teknolojik yatırımlar, ülkenin girişimcilerine destek veren yatırımlardır. Çevre dostu teknolojileri ve uygulamaları destekleyen veya sağlayan şirketlere yatırım yapan, sosyal açıdan sorumluluk hisseden yatırımlardır. Bu para vatan evlatlarına gider, çocuklar sokaklardan toparlanır. 'Siz bizim istediğimiz çevre dostu, o ekosistemi oluşturan yatırımları yapın, biz size her türlü desteği vereceğiz' diyen dünyada büyük fonlar, büyük paralar var. Bu para sadece Türkiye için değil, dünyanın her tarafına bir şekilde gidiyor. Çok düşük faizli bir para ama bu paranın size gelmesi için kara paranın, kirli paranın, uyuşturucu parasının olmaması lazım. O nedenle temiz para Türkiye'den çekildi. Yatırımlar da büyük ölçüde Türkiye'den çekildi. Erdoğan'a söyleyeyim; ben bu parayı buldum. O , 'Nereleri geziyorsun' diye soruyor. Sen nereleri gezdiğimi zaten bilemezsin ki. Ben senin gittiğin yerlere gitmem ki. Sen baronlarla konuşursun, ben konuşmam, ben ülkemi düşünürüm. 5 trilyon dolar yatırımcı parasıyla konuştum İngiltere'de, 5 trilyon dolar yatırımcı parası olan kurumlarla görüştüm."

Kılıçdaroğlu, bu parayı bulmanın yeterli olmayacağını, gençleri bu parayla buluşturacak arabulucu beyinlere ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, bu nedenle ABD, İngiltere ve Almanya gibi ülkelerdeki en yetenekli Türk beyinlerle görüştüğünü ve büyük bir koalisyon kurduğunu aktardı.

Türkiye'nin teknoloji devrimini kaçırması durumunda ağır bedeller ödeyeceğini savunan Kılıçdaroğlu, "5 trilyon dolarlık sermaye var, gelmek, yatırım yapmak istiyor ama temiz bir ortam, adalet, hukuk, can ve mal güvenliği ve en önemlisi saydam bir devlet istiyor. Bunu yapacağız arkadaşlar. Teknolojiyi üretenlerle veya üretmek isteyen girişimcilerle onları bir araya getireceğim. Para da Bay Kemal'den diyeceğim." sözlerini sarf etti.

"Nefsine hakim olmayan hiç kimseyi yanımda tutmayacağım"

Vatandaşlara "Kasım'ı bekleyin" çağrısı yapan Kılıçdaroğlu, Türkiye'yi 21. yüzyılın yıldızı haline nasıl getireceklerini anlatacaklarını belirtti.

Kılıçdaroğlu, "Ayağa kalk Cumhuriyet Halk Partili, ayağa kalk Türkiyem, diyorum. Nefsine hakim olanların iktidarı geliyor. Nefsine hakim olmayan hiç kimseyi yanımda tutmayacağım, isterse 40 yıllık arkadaşım olsun. Bay Kemal'in yanında, kula kulluk edenler asla yer almayacak, dalkavuklar olmayacak. Bay Kemal'in yanında sizler olacaksınız, vatanseverler olacak. Durma Cumhuriyet Halk Partili, korkma ve kaygılanma; bedeli ne olursa olsun, ne pahasına olursa olsun mutlaka ama mutlaka kazanacağız." diyerek, sözlerini tamamladı.