Savcılık mütalaasında sanık Cemal Metin Avcı için ‘Canavarca hisle öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, anne Ayten Avcı, baba Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve iş ortağı Şükrü Gökhan Orhan hakkında TCK 281 uyarınca suç delillerini gizleme, yok etme ve değiştirmeden cezalandırılmalarını talep etti. Yine sanık Cemal Metin Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı hakkında da TCK 281 uyarınca suç delillerini gizleme, yok etme ve değiştirme suçlarından cezalandırılması talep edildi. Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, ek Adli Tıp raporunun gelmesinin ardından Pınar Gültekin’in hayatta iken diri diri yakıldığı yönündeki raporun okunmasının ardından Cemal Metin Avcı’nın avukatları raporu okumak için duruşmaya ara verilmesini talep etti. 3 saatlik bir aranın ardından duruşma tekrar başladı. Pınar Gültekin'in yaşarken yandığına yönelik açıklanan ek Adli Tıp Kurumu raporuna ilişkin Cemal Metin Avcı'nın avukatları ortak beyanda bulundu. Beyanda, “Raporun gerekçe ve sonuç kısmı tutmuyor. Rapor bu haliyle kabul edilmemeli. Ek ya da ayrı bir rapor alınmasını talep ediyoruz. Rapor kesinlik taşımamaktadır. Esas alınacaksa da rapordaki şüphe durumu değerlendirilerek esas alınmalıdır” dedi. Mahkeme Sanık Cemal Metin Avcı’nın avukatlarının ek rapor alınmasına yönelik taleplerinin dosyaya yenilik katmayacağından bu talebi oy birliği ile reddine karar verdi. Mahkeme savcısı esasa ilişkin mütalaasında, Pınar Gültekin'in hayattayken yangına maruz kaldığının oybirliği ile kabul edildiğini belirtti ve Cemal Metin Avcı'nın canavarca hisle öldürme suçundan cezalandırılması talep etti. Mertcan Avcı'nın da suç delillerini gizleme ve değiştirme eyleminde bulunması suçundan cezalandırılmasını, Cemal Metin Avcı’nın eski eşi Eda Karagün, iş ortağı Şükrü Gökhan Orhan, annesi Ayten ve babası Selim Avcı'nın da suç delillerini yok etmek ve gizlemek suçundan cezalandırılması talep edildi. Duruşmaya SEGBİS sistemi ile bağlanan sanık Cemal Metin Avcı, “Mütalaayı kabul etmiyorum. Ben ilk savcılık ifadede de olayı detaylı anlattım. Adli tıp raporundan gelen sonuç benim yanlış yargılanmama sebep olacak. Defalarca ölüp ölmediğini kontrol ettim. Olmayan şeylerle ailem yargılanıyor. Söyledikleri şeyler hep çürüdü. Keşifte de gördük bunu. Keşke olmasaydı. Adil bir yargılama istiyorum. Pişman olduğum için bu kadar her detayı anlattım. Pınar'ın ölüp ölmediğini kontrol ettim. Mütalaayı duyunca şok oldum" diye konuştu. Mahkeme tarafından mütalaaya karşı savunmalar için gelecek celseye kadar süre verildi. Tutuksuz sanıkların tutuklanmasına yönelik talepler reddedilirken, duruşma 14 Şubat’a ertelendi. 14 Şubat Sevgililer Gününde Pınar Gültekin cinayetinin kararının açıklanması bekleniyor. Duruşma sonrası açıklama yapan Pınar Gültekin ailesinin avukatlarından Kübra Deniz Çelik, “Bugün 9’uncu celseyi gerçekleştirdik. Pınar Gültekin Cemal Metin Avcı tarafından 16 Temmuz 2020 tarihinde canavarca hisle eziyet çektirilerek öldürülmüştü. Cesedi yakıldı. Canlı iken yakıldığına dair Adli Tıp Kurumu ek raporu bugün sunuldu. Bu rapor uyarınca da Pınar’ın Cemal Metin Avcı tarafından hem boğulma, hem de canlı iken yangına maruz bırakılmak suretiyle öldürüldüğü, yani diri diri yakıldığı sabitlendi. Karşı tarafından itirazları oldu yine yeniden rapor ile ilgili fakat bu talepler reddedildi. Gelinen aşamada Savcılıkça mütalaa verildi. Sanık Cemal Metin Avcı’nın TCK’nın 82’nci maddesinin a ve b maddeleri uyarınca cezalandırılması Cemal Metin Avcı’nın kardeşi, ailesi, eski eşi de suç delillerini gizleme ve yok etme mütalaa ile talep edildi. Bu aşamada sanık müdafileri süre talep etti ve 14 Şubat’taki duruşmada karar açıklanmasını bekliyoruz” dedi. Pınar Gültekin’in aile avukatı Dr. Rezan Epözdemir, Mütalaada katılmadıkları tek noktanın Mertcan Avcı’nın ile ilgili bölümü olduğunu belirterek, “Mütalaa, yaklaşık 1,5 yılı aşkın süredir, bütün zorluklara rağmen sürdürdüğümüz hukuki mücadelemizde, sürecinden beri ileri sürdüğümüz, bu hunharca cinayetin tek başına islenemeyeceğine sair iddialarımızı tevsik eder mahiyettedir. Bu nedenle son derece olumludur. Şayet biz olağanüstü kanun yoluna başvurmasaydık ve kanun yararına bozma istemeseydik, diğer failler yargılanmayacak belki de eylemleri cezasız kalacaktı. Mütalaada katılmadığımız tek husus, sanık Mertcan Avcı’nın da yardım eden veya müşterek fail sıfatıyla bu cinayete iştirak ettiğini düşünüyor olmamızdır. Biz bu sanığın da, hunharca ve vahşice islenen bu cinayete yardım etme veya müşterek fail olarak cezalandırılması istemiyle Muğla Cumhuriyet Başsavcılığına başvuracağız. 14 Şubat’ta mahkemece karar verilecek, kararın da adalet ve hakkaniyeti tesis edecek, bu yönüyle kamu vicdanini tatmin edecek bir karar olmasını temenni ediyorum” dedi.