Türkiye’nin yakın tarihinde, iç huzurun, milli birlik ve beraberliğin yeniden tesis edilmesi için gösterilen siyasi iradeler arasında bazı isimler vardır ki; milletin hafızasında yalnızca bir lider değil, bir ağabey, bir teminat, bir dirayet sembolü olarak yer etmiştir.
Bu isimlerin başında, hiç şüphesiz Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli gelmektedir. Bugün, özellikle Güneydoğu Anadolu’nun dört bir yanındaki şehirlerde, sokakta, kahvede, çarşıda dillere pelesenk olan tek bir ifade var: “Devlet Abi.”
Geçmişte terör örgütlerinin istismarına açık bırakılan, kardeşliğin örselendiği, gençlerin karanlık ideolojilere kurban edildiği Güneydoğu Anadolu bugün farklı bir Türkiye’nin nefesini hissediyor. O Türkiye’nin mimarlarından biri de, yıllardır ilkeli duruşuyla Türkiye siyasetinde ayrı bir yeri olan Devlet Bahçeli’dir.
Bölge halkı artık onu sadece bir siyasetçi değil, ailesinden biri gibi görüyor. “Devlet Abi’nin sağlığı nasıl?” sorusu, günlük bir alışkanlık halini almış durumda. Zira halk biliyor ki, onun sağlığı, bu milletin dirayeti demek.
Devlet Bahçeli, halkın gönlünde bu denli yer edinmeyi yalnızca söylemleriyle değil; milletin menfaatini her türlü siyasi hesabın önüne koyan duruşuyla başardı. O, Türkiye’nin geleceği için gerektiğinde fedakarlıktan, gerektiğinde elini taşın altına koymaktan çekinmedi. Çözüm süreci adı altında milletin birliğini dinamitlemeye çalışanlara karşı, gerçek çözümün terörsüz bir Türkiye olduğunu cesurca söyledi.
Bugün geldiğimiz noktada, Türkiye artık eski Türkiye değil. Mehmetçiğin, polisin, devletin kararlı duruşuyla kırsalda terörün beli kırılmış durumda. Ama bu mücadelenin sadece askeri değil, siyasi bir ayağı da vardı. O siyasi istikrarı ve kararlılığı destekleyen, her türlü siyasi bedeli göze alarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin önünü açan da yine Devlet Bahçeli idi.
Devlet Bahçeli, Kürt kardeşlerimizin problemlerini, terörle aynı kefeye koymadan çözmenin mümkün olduğuna inanan liderlerin başında gelmektedir. O, “bin yıllık kardeşliğin bozulmasına izin vermem” diyerek, çözümün devletin gücünden ve milletin ortak değerlerinden geçtiğini savundu. Bugün terör örgütlerine karşı net bir tavır koyan Güneydoğu halkı, işte bu kararlılığı gördü ve “Devlet Abi”nin çizdiği yoldan yürümeye başladı.
Devlet Bahçeli, konuştuğunda susan, sustuğunda ise söyledikleri daha çok yankı bulan bir liderdir. Onun siyaset anlayışı, ne popülizmle ne de şahsi menfaatle örtüşür. O, Türkiye halkının bölünmez bütünlüğünü her şeyin üstünde tutan bir vatan evladıdır. Güneydoğu’da bir çocuğun gözlerindeki umutta, yaşlı bir amcanın dualarında, bir annenin yüreğinde “Devlet Abi” vardır.
MHP Lideri, milliyetçiliği sadece sloganlarla değil, halkın her kesimini kucaklayan bir aidiyet duygusuyla yoğurmuştur. Onun Türk-Kürt ayrımı yapmaksızın söylediği “biz bir milletiz” anlayışı, bugün Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yeniden hayat buluyor.
Bugün Türkiye, içeride ve dışarıda birçok zorlukla karşı karşıya. Ekonomik dalgalanmalar, küresel tehditler, bölgesel çatışmalar… Tüm bu gelişmelerin içinde, milletin en çok ihtiyaç duyduğu şey, sağduyulu, ilkeli, kararlı ve güven veren liderliktir. Devlet Bahçeli, bu özellikleriyle yalnızca partisinin değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin “Devlet Abisi” olarak halkın gönlünde yer almıştır.
Bu yüzden Güneydoğu’da bir amca “Devlet Abi iyi mi?” diye soruyorsa, bu yalnızca bir merak değil, bir dua, bir vefa, bir gelecek umududur.
Çünkü Türkiye’nin, Devlet Abi’ye ihtiyacı var.