Denizli, "Okan'a Galatasaray'da ilk formayı ben vermiştim. Galatasaray adına söylüyorum; oradaki değer yargıları biraz farklıdır. Dolayısıyla Okan'a hem inanıyorum, hem güveniyorum, hem de başarılı olacağına inanıyorum" dedi. Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Fair-Play Davranış Büyük Ödülü'ne, geçen yıl Altay Kulübü ile anlaşmayı, alacağı ücretin şehit aileleri ile Mehmetçik Vakfı'na bağışlanması şartıyla kabul ettiği için layık görülen teknik direktör Mustafa Denizli, Olimpiyatevi'nde ödül aldığı tören sonrası, futbol gündemine ilişkin sorularını yanıtladı. Futbolda olan gelişmelerin hepsini, kulüpler ve takımlar bazında takip ettiğini aktaran Denizli, şunları kaydetti: "Türk futbolu son yıllarda, marka değerini bir hayli kaybetti. Türk futbolu şu anda, bu manada, kalite olarak da davranış biçimi olarak da fair-play olarak da bir hayli dipte. Yani bunu mutlaka çıkarması lazım burada görev yapan arkadaşların. Saha içindeki davranış biçimlerinden, sporcuların birbirlerine vücut dillerinden, ağız dillerinden son derece önemli aktarımlar yapması lazım. Onlar rol modeller. Rol modellerin hata yapma şansı çok azdır veya hiç yoktur. Bu sene onlara dikkat etsinler." OKAN BURUK VE GALATASARAY Okan Buruk'un Galatasaray'a teknik direktör olmasıyla ilgili Mustafa Denizli, "Tabii bunları duyunca ben çok mutlu oluyorum. Okan'a Galatasaray'da ilk formayı ben vermiştim. İnşallah çok başarılı olur. Zaten başarılı bir yol haritası var Okan'ın. Ama şimdi daha farklı bir heyecan onun için. Hem yetiştiği camiada böyle önemli bir göreve gelmesi hem de kendisini destekleyecek olan insanların, ona inanan, güvenen insanların çok sayıda olması, başta bizler olmak üzere, neticede o yollardan biz de geçtik, Okan inşallah son derece başarılı olur" diye konuştu. Okan Buruk'un zaten başarılı bir geçmişi olduğuna dikkati çeken Denizli, "Galatasaray adına söylüyorum. Oradaki değer yargıları biraz farklıdır. Dolayısıyla Okan'a hem inanıyorum, hem güveniyorum, hem de başarılı olacağına inanıyorum. Zor bir göreve başlıyor. Bu manada, takım manasında, teknik manada ihtiyacı olan bir takımın başına geçiyor. Dolayısıyla çok iyi değerlendirmesi lazım sezonu, ki değerlendirmeyi yapacak kadar zeki bir insandır. Ona şimdiden gözlerinden öperek başarılı bir sezon diliyorum" değerlendirmesinde bulundu. Mustafa Denizli, Okan Buruk'un Galatasaray için doğru tercih olup olmadığı sorusu üzerine "Benim doğru veya yanlış tercih deme şansım yok. Olur mu öyle şey? Gayet tabii, yani hele hele böyle benimle beraber profesyonel hayata başlayan insanların böyle yerlerde görev alması son derece doğru benim için. Hem duygusal olarak doğru hem mantık olarak doğru. Okan da bunu hak eden bir insan" ifadelerini kullandı. "UZUN YILLAR BİZİ TAŞIYABİLECEK BİR MİLLİ TAKIM" Fenerbahçe'yi ve takımdaki değişimi de değerlendirmesi istenen Denizli, "Bakın karar vericiler, bir karar verirler ondan sonra neticelerini görürler. Verdikleri her karar doğru olabilir, yanlış olabilir. Bu çok önemli bir şey değil. Bir karar vermişlerdir, hayırlı uğurlu olsun. Çünkü hepsinde ben görev yaptım, şimdi ne desem" ifadesiyle görüşünü paylaştı. Başarılı teknik adam, milli takımla ilgili soruyu da şöyle yanıtladı: "Milli takım öyle bir dönem geçirdi ki biraz üzüldük. Sevindiğimiz bölge bizim sevineceğimiz bölge değil aslında. Bunu kabul etmek lazım. 20 yıl içerisinde seri başından C Grubu'na düşen bir milli takımız. Çünkü daha evvelden hep A Grubu'nda mıydı, hayır değildik. Yani C'den başarılarla ikinciliğe, birinciliğe kadar geldik. Tekrar bu merdivenleri çıkma dönemidir. Bu milli takım yapısı itibarıyla uzun yıllar bizi taşıyabilecek milli takım. Yani üst düzeyde mi, hayır, değil ama üst düzeye gelme şansı son derece yüksek. Yani bu grup maçları milli takım için, bir nebze de olsun insanımız için umut verici oldu, onlardan çok şey bekliyoruz." Altay'ı çalıştırmasının ardından sonraki süreç ve bu dönemde ne yaptığı sorulan Denizli, iki yıldır belgeselinin çekildiğini belirterek, "Bu, aşağı yukarı 15 yaşımdan başlayıp bugüne kadar gelen, hizmet ettiğim Altay'dan başlayıp diğer camialar ve milli takımla ilgili. Hem futbolculuk dönemimi, hem teknik adamlık dönemimi, yurt içi-yurt dışı çalışmalarımı kapsayan, geniş kapsamlı, bütün ailemin, bütün yakın çevremin içinde olduğu güzel bir hikaye ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Sonuna geldik. Muhtemelen ekim ayının başında izleyicilerle buluşacak. Orada benim bilinmeyen birçok yönümü de izleyiciler, belki futbolseverler, hatta futbolseverler dışındaki birçok camia insanı da öğrenmiş olacak. Onun çalışmasını yapıyoruz" diye konuştu.