MS hastalığında tedavi sürecine erken dönemlerde başlanması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Alev Leventoğlu, “Gelişen teknoloji, yapay zeka gibi en yeni konular da MS hastalarında hastalığın daha erken ve kapsamlı anlaşılması için gelecek dönemlerde kullanılabilecektir” dedi Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER/Çoğunlukla ataklarla seyreden, hastaların bir bölümünde ilerleyici olan MS’de bağışıklık sisteminin savunma görevinde olan çeşitli hücreleri, sinir kılıfı ve onu yapan hücrelerini sanki yabancı bir yapı gibi algılayarak reaksiyon geliştirdiğini vurgulayan Leventoğlu,” Hastalığın nasıl seyredeceği kişiden kişiye değişmektedir. O nedenle ‘herkesin MS’i kendine özgüdür’ ve MS tedavisi ‘kişiye özel’ yapılmalı ve planlanmalıdır” diye konuştu. “Nedeni kesin olarak bilinmemekte” MS hastalığının nedeninin kesin olarak bilinmediğini belirten Leventoğlu, “Daha önce geçirilmiş çeşitli enfeksiyonlar, çevresel toksinler, katkı maddeleri, beslenme alışkanlıkları, coğrafi faktörler, genetik yatkınlık, vitamin D eksikliği gibi çok faktör rol oynamaktadır. Ancak hiç birisi kesin neden olarak saptanamamıştır. Bilinmektedir ki direk kalıtsal geçiş yoktur ancak ailelerinde MS bulunan kişilerde doku yatkınlığı ile MS’e yakalanma eğilimi az da olsa vardır. Sonuçta MS hastalığında genetik olarak yatkınlığı olan bireylerde çevresel faktörlerin tabloya eklenmesi ile bağışıklık sisteminin bir şekilde tetiklenmesi hastalık sürecini başlatmaktadır diyebiliriz” ifadesini kullandı. “Kişiye özel bir hastalık, herkesi farklı etkiliyor” Dr. Leventoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hastalıkla ilgili en eski bilgiler 1400’lü yıllara kadar uzansa da 1800’lü yıllarda miyelinin keşfi ile hastalık patolojisi kısmen tanımlanmıştır. 20’nci yüzyılda hastalığın otoimmun yani bağışıklık sisteminin etkilenmesi ile vücudun savunma hücrelerinin yanlış yönlenmesi sonucu geliştiği keşfedildi. Ancak 20’nci yüzyıl sonlarında manyetik rezonans görüntüleme ile hastalık hakkında bilgilerimiz katlanarak arttı ve buna paralel olarak hastalıkta kullanılabilecek çok sayıda ilaç özellikle son 20 yılda devreye girdi. MS hastalığı kronik ve gidişatı öngörülemez bir hastalık olduğu için yani hastalığın başlangıç döneminde süreç nasıl ilerleyecek, yıllar içinde neler gelişebilecek bilinememektedir. MS’in herkesi farklı etkilediği ve kişiye özel bir hastalık olduğu bilindiğinden, erken evrelerinde bile geri dönüşümsüz akson hasarı oluşabileceğinden erken dönemde tedavi başlanmalıdır. Günümüzde kullanılan tedavi ajanları bağışıklık sisteminin farklı hücrelerini ya da basamaklarını etkileyerek hastalık aktivitesini, atakları ya da ilerleyişi azaltmaya, durdurmaya, gelişebilecek özürlülüğü engellemeye yönelik tedaviler şeklindedir. Hastalarda gelişebilecek bu ataklar ya da gelişebilecek özürlülüğü azaltmaya, kontrol altına almaya yönelik bu tedaviler hastalığın erken döneminde başlanmalıdır.” “Yaşam tarzını iyileştirmeye gitmek oldukça önemli” İlaç tedavilerinin yanı sıra güçlü bir bağışıklık sistemi için Akdeniz tipi diyet, aktif yaşam tarzı, egzersiz öneren Leventoğlu, “Sigarayı azaltmak ve kesmek, alkol ve diğer zararlı maddelerden uzak durmak, düzenli uyku alışkanlığı, olumlu düşünce tarzı ve destekleyici bir aile ve sosyal çevreye sahip olmak, hastalığı ile ilgili onu düzenli takip edecek ve gerekli durumlarda risk yönetimini yapacak hekimi ile iyi iletişimde olmak çok önemlidir. MS hastalarının tedavilerinde kullanılan ilaçların etkinliği ve yan etkilerinin bilinmesi, gebelik, emzirme dönemi ya da doğum gibi özel dönemlerinde hastaları yakından takip edecek hekim ve sağlık çalışanlarının olması önemlidir. Ülkemizde özellikle MS hastalığı ile ilgilenen Nöroloji hekimleri bu yaklaşımları, tüm dünyadaki gelişmeler ile paralel takip ve tedavi etmektedir. En son gelişmeler ve yenilikler hastalarımız için kullanılmakta ve geliştirilmeye çalışılmaktadır. Gelişen teknoloji, yapay zeka gibi en yeni konular da MS hastalarında hastalığın daha erken ve kapsamlı anlaşılması için gelecek dönemlerde kullanılabilecektir” dedi.