ARAPLARIN YAPAMADIĞINI, BATI’NIN VİCDANLI İNSANLARI YAPIYOR!

Londra, insanlık adına unutulmaz bir geceye tanıklık etti. İngiltere’nin başkenti, yalnızca tarihi ve kültürel mirasıyla değil, bu kez vicdanın sesiyle yankılandı. “Together for Palestine” (Filistin için Bir Arada) adıyla düzenlenen dev konser, 12 binden fazla insanı OVO Arena Wembley’de bir araya getirdi. Konser sadece müzikle değil, insanlık onuruyla çınladı.

Organizasyonun başını çeken isim, dünyaca ünlü İngiliz müzisyen Brian Eno oldu. Sanat, siyaset, vicdan ve dayanışma; hepsi o gece aynı sahnede buluştu. Canlı yayınlanan etkinlikten bilet satışları ve bağışlarla toplamda 1,5 milyon sterlin gibi ciddi bir meblağ toplandı. Bu para, Gazze’de yıkıma uğramış hayatlara nefes, açlığa çare, umutsuzluğa umut olmak için kullanılacak.

Sunuculuğunu üstlenen Jameela Jamil, bağış rakamlarını açıkladığında saat henüz 22.00 bile olmamıştı. Sahneye çıkan her sanatçı, sadece sesiyle değil, kalbiyle oradaydı. Filistinli sanatçılar kendi kültürlerinin ezgileriyle direnişi ve sabrı yansıtırken, dünya starları onlara eşlik etti.

Richard Gere, cesur sözleriyle kalplere dokundu:

“Gazze’de neler olup bittiğini her gün görüyoruz. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Ama bunu değiştirmek, bir topluluk olarak hareket etmekten geçiyor.”

Bu sözler, Batı’da “tarafsız” kalmayı seçen yüzlerce ünlüye adeta bir ders gibiydi.

Bir başka önemli sahne ise Benedict Cumberbatch’in, Filistin’in sesi olan Mahmud Derviş’in şiirini seslendirdiği anlardı:

“Bu topraklarda yaşamak için sebepler var…

Şiirle direnişi haykırmak, bazen silahların yapamadığını yapar.

Ve Eric Cantona…

Sadece bir futbol efsanesi değil, aynı zamanda bir vicdan adamı olduğunu bir kez daha gösterdi. FIFA ve UEFA’nın çifte standardını yüzlerine çarptı:

“Rusya, Ukrayna’ya saldırdıktan dört gün sonra men edildi. İsrail’e ise 716 gündür ses yok!” Bu, futbolun ötesinde, küresel vicdanın çöküşünün özetiydi.

Ya peki Arap dünyası? Onlar uyumaya, duyarsızlığa körermiş vicdanlarıyla saltanatlarına devam ediyorlar. İşte burada durup düşünmek gerekiyor. Onlarca devlet, yüz milyonlarca insan, milyarlarca dolarlık servet… Ama Gazze için bu ölçekte, bu cesarette, bu kararlılıkta bir ses, bir konser, bir dayanışma gecesi düzenleyebilen çıkmadı. Arap liderler suskun, medyaları sansürlü, halkları yorgun.

O yüzden diyorum ki: Arapların yapamadığını, Batı’nın vicdanlı insanları yapıyor.

Brian Eno’ya, Richard Gere’e, Cumberbatch’e, Cantona’ya ve bu geceye katkı sunan binlerce isimsiz kahramana sadece teşekkür etmek yetmez. Onlara saygı duymak, seslerine ses olmak, onların yaptığı gibi vicdanı küreselleştirmek gerekir.

Bu konser bir müzik gecesi değil, bir insanlık manifestosuydu.

Filistin’in yalnız olmadığını hatırlatan bir çağrıydı.

Ve belki de en önemlisi:

Utanması gerekenin, sadece bombayı atan değil; sessiz kalan da olduğunu hatırlattı.