Çınar Ayser ÇINAR / ‘’Pazartesi Söyleşileri’’nin bu haftaki konuğu AK Parti MKYK Üyesi ve aynı zamanda Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölge Koordinatörü olan Alaattin Parlak.

Alaattin Parlak, HDP İzmir İl Başkanlığı’na yapılan saldırıyı, erken seçim tartışmalarını, Sedat Peker videoları ve AK Parti’de neler yaşandığına dair Yeni Journal’ın sorularını yanıtladı.

‘’Siyasetin referansı hiçbir zaman suç örgütleri olmamalıdır’’ diyen Parlak, şunları kaydetti:

‘’Sosyal medya videoları ile bir ülkenin gündemi belirlenemez, belirlenmemelidir. Kimin elinde ne delil varsa savcılığa, yargı yerlerine vermelidir. Ayrıca parti mekanizmalarımız buna dair değerlendirmeyi elbette yapacaktır. Bizler temiz siyaset vaadiyle yola çıkmış ve bunu her zaman gözetmiş bir partiyiz.’’

Parlak, ‘’Yargı iddiaları en doğru biçimde değerlendirecektir. Bırakalım bu konuda yargı görevini yapsın, varsa bir suç veya suçlu buna bağımsız mahkemeler karar versin’’ dedi.

Alaattin Parlak’ın bu açıklamasıyla ilk kez AK Parti’nin yetkili organından bir ismin söz konusu iddiaları yargı araştıracaktır değerlendirmesinde bulundu.

Parti olarak bölgede ciddi bir hazırlık aşamasına geçildiğini görüyoruz, siz de bölgede aktif olan bir isimsiniz. Bunu bir seçim hazırlığı olarak okuyabilir miyiz?

AK Parti, Türkiye’nin en dinamik ve teşkilatlı partisi olarak daima seçime hazırdır. Teşkilatlarımız yarın seçim olacakmış ciddiyeti ile siyasal çalışmalarına devam eder. Partimizin ilçe, il, genel merkez gibi çeşitli kademe ve pozisyonlarda aktif olarak çalışmış bir siyaset adamı olarak buna yakından şahidim. Partimizin yirmi yılda kazandığı on beş seçim bu hazırlığın en büyük göstergesi ve neticesidir. Ancak yakın zamanda partimizin gündeminde bir erken seçim yer almamaktadır. AK Parti olarak Türkiye’de seçimlerin zamanında yapılabileceği alışkanlığını kazandırmış bir partiyiz. Bizden önceki dönemlerde seçim periyodunu tamamlamak adeta bir istisna halini almıştı. Ülke defalarca gereksiz yere erken seçimlere gidiyor, kısır bir döngü içinde debelenip duruyordu. AK Parti ile birlikte seçimlere de bir istikrar geldi.

SEÇİM HAZİRAN 2023’TE

20 yıllık iktidarımız döneminde seçimlerin zamanında yapılması gözettiğimiz temel hedeflerden biri oldu. Böylece ülkenin kaynaklarını ve enerjisini yerli yersiz seçimlerle harcamamış olduk. Siyasal istikrarla birlikte hizmet istikrarını sağlamış olduk. Bu nedenle çok olağanüstü bir durum olmasa eğer seçim tarihi Haziran 2023’tür. Sayın Cumhurbaşkanımız birçok konuşmasında bunu dile getirdi. Milletimiz AK Parti’ye ve Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a beş yıllığına yetki verdi. 2018 Seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan, 26 milyondan fazla oy ve yüzde 52.6’lık bir seçmen desteğini alarak mazbatasını bizzat milletin kendisinden aldı.

MUHALEFET ERKEN SEÇİM OLMAYACAĞINI BİLİYOR

İttifakı da 344 sandalye ile TBMM’de büyük çoğunluğa ulaştı. Birçok benzemezin bir araya gelerek oluşturduğu Millet İttifakı içeriden gelen çatırdama seslerini erken seçim söylemini gündemde tutarak kesmeye çalışıyor. Binlerce vatandaşımız pandemi dolayısıyla hayatını kaybederken, Cumhurbaşkanımız ve hükümetimiz tüm gayreti ile salgınla mücadele ederken, muhalefet erken seçimin olmayacağını bildiği halde gündemi meşgul etmektedir. Son dönemde CHP liderinin sık sık erken seçim çağrısı yapması eski Türkiye’nin alışkanlıklarından kurtulmadığını göstermektedir.

AK Parti’yi diğer partilerden ayıran en büyük özellik seçim gündemiyle hareket etmemesidir. AK Parti’nin her zaman politikalarının merkezinde millet vardır. Bölgemiz için de bu böyledir. Hükümetimiz için bölgedeki istikrar ve kalkınma her şeyin önündedir. Biz ülkenin tamamını eşdeğer bir kalkınma hamlesi ile büyütmek isteyen, yıllardır bu amaçla dur durak bilmeden çalışan bir partiyiz. Ama şunu belirtmek isterim; partimiz bölgemize bu anlamda pozitif ayrımcılık yapmaktadır. Dünyada pandemi dolayısıyla yatırımların durduğu bir dönemde bile hükümetimiz yatırımları durdurmamıştır.

Bizleri oldukça yakından ilgilendiren tüm bölgedeki tarım verimliliğini arttıracak ve Türkiye’nin en büyük baraj projeleri arasında yer alan 305 bin kişiye iş imkanı sağlaması öngörülen ve ekonomiye 2.1 milyar lira katkı sağlayacak olan Silvan Barajı’nın yüzde 73’ü bitirilmiştir. Sadece bölgemizde değil tüm ülkede pandemiye rağmen dev projeler tüm hızıyla sürmekte. Partimiz yaptığı hizmet ve icraatlarla halkın gönlüne bizzat dokunarak aşını ekmeğini büyütmeye çalışmakta ve 40 yıldır terörün oluşturduğu tahribatları izole etmeye, terörün tüm izlerini silmeye çalışmaktadır. Böylece bölgemiz ve halkımızın huzurun ve istikrarın devamını sürekli hale getirmek istemektedir. Bölgemizde kalkınmaya yönelik yaptığımız tüm projeler, ayrım gözetmeksizin ülkemizin her metrekaresinin daha ileri gitmesi için yapılmaktadır.

BU SALDIRI ASLA TASVİP EDİLEMEZ!

HDP İzmir İl Başkanlığı’na yapılan saldırının ardından bölgedeki bazı AK Parti ilçe teşkilatlarına da çeşitli saldırılar düzenlendi. Parti liderleri her türlü provokasyona yönelik uyarılarda bulundu. Sizce bu saldırıların asıl amacı ve hedefi neydi? Türkiye bir iç karışıklığa mı sürüklenmek isteniyor?

İzmir’de HDP binasına yapılan saldırı ile Diyarbakır’da AK Parti binasına yapılan saldırı arasında fark yoktur. İkisi de planlı ve organize bir provokasyonun ürünüdür. 80’li ve 90’lı yılların kaos ortamını hayal edenlerin, eski Türkiye özlemini duyanların asla sonuç alamayacağı girişimlerdir. AK Parti’yi seçimlerle iktidardan düşüremeyenler türlü karanlık oyunları deniyor. Ülkenin sinir uçlarına dokunmak, siyasi kaos oluşturmak isteyen karanlık bazı güçler zaman zaman bu tür eylemlere girişiyor. HDP İzmir teşkilatına yapılan ve bir parti görevlisinin canına kasteden eylemin de bu çerçevede yapıldığını düşünüyorum.

Bu saldırı asla tasvip edilemez! Siyasal partiler, siyasal arenada birbirlerine rakiptir. Partiler düşman değildir. Bu vesileyle saldırı sonucu partide görevli Deniz Poyraz’ın canice katledilmesini de lanetliyorum. Bu cinayet tüm kesimleri ve elbette bizleri derinden üzdü. İnancımıza göre her can değerlidir. Bir insanı haksız yere öldüren bütün dünyayı öldürmüş gibidir. Hiç kimse siyasi düşüncesinden, söz ve davranışlarından dolayı böyle cani bir muameleye maruz kalmamalıdır.

KABA KUVVETLE SİYASET YAPILMAZ

ne olursa olsun hiç kimse başkasının yaşamını ortadan kaldırma hakkına sahip değildir. Partimiz ve iktidarımız bu tür cinayetleri asla tasvip etmez ve gereğini yapar. Nitekim İzmir Emniyeti saldırganı kısa bir sürede yakalamış ve yargıya teslim etmiştir. Benzer bir saldırı birkaç gün sonra AK Parti Hani İlçe Başkanlığı binasına yapıldı. Siyaset fikirle mücadeledir, kaba kuvvet ile siyaset yapılmaz. Bu bölgede maalesef uzun yıllar AK Parti bu tür saldırılara maruz kaldı, parti binaları ateşe verildi, AK Parti’ye mensup siyasetçiler büyük baskılara maruz kaldılar. Bunların hiçbiri kabul edilemez. Bu nedenle her iki saldırıya da her kesimin yüksek dozda tepki verilmesi oldukça önemli.

ESKİ TÜRKİYE GERİYE KALDI

Parti temsilcilerinin yapılmak istenen provokasyonlara karşı sağduyulu yaklaşarak, dikkatli olunması uyarısında bulunmaları, ülkemizin birlik ve bütünlüğü açısından da oldukça önemli. Eski Türkiye çok geride kaldı. Milletimiz karanlık planların farkında. Özellikle Gezi Parkı anarşisi ile ülkemizin batısında, hendek olaylarıyla da ülkenin doğusunda ve 15 Temmuz darbe girişimi ile de ülkenin tamamında iç karışıklık çıkarılmak istendi. Fakat milletin feraseti, sağduyusu ve devletimizin kararlı politikaları bunlara geçit vermedi, bundan sonra da vermeyecektir.

AK Parti'nin 7. Olağan Büyük Kongresi'nde Merkez Karar ve Yönetim Kurulu’na (MKYK) seçildiniz. Özetle AK Parti’nin A takımında bulunan bir isimsiniz. Kulislerde parti içinde ciddi kırılmalar olduğu ve iki farklı kanat oluştuğu söylentileri hakim, içeride son durum nasıl?

AK Parti'nin en üst karar organı Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'dur. Bu kurul daha önceki yıllarda 50 kişiden oluşuyordu. Mart ayında yaptığımız olağan kongrede bu sayı 75’e yükseltildi. Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan bu kadroları ülkemizin 2023 hedeflerini gerçekleştirecek kadrolar olduğunu ifade etti. MKYK üyesi her bir arkadaşımız, ülkemizin bir adım daha ileri gitmesi için çalışan tecrübeli isimlerden oluşmakta. MKYK aynı zamanda partimizin en yüksek istişare kuruludur. Burada iç ve dış politikamızı ilgilendiren her konu tartışılır ve fikir alışverişinde bulunulur. MKYK üyelerinin bulundukları bölgelerin sorunları masaya yatırılır ve ortak akıl ile çözüm yolları aranır.

PARTİ İÇİ KUTUPLAŞMA SÖZ KONUSU DEĞİL

Buranın özelliği tüm üyelerin eşit bir biçimde fikirlerini özgürce ifade etmesidir. Farklı fikirler kendisine burada yer bulur ve bir mesele ile alakalı farklı düşünceler tartışılır. Parti içinde herhangi bir kutuplaşma veya kırılma söz konusu değildir. AK Parti kurulduğu günden beri bir ahenk ve bütünlük içinde yoluna devam ediyor. Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımızın liderliğinde ülkemizi muasır medeniyetlerin üzerine çıkarmak için çalışıyoruz. Gündelik polemikler muhalefetin gündemini zaten dolduruyor, AK Parti olarak bizim gündemimiz daha fazla yatırım yaparak istihdam sağlamak, bölgesel bir güç olarak ülkemizi hak ettiği noktaya taşımak.

YARGISAL SÜREÇ DEVAM EDİYOR

Son günlerde AK Partili bazı isimlere yönelik (Sedat Peker’in yayınladığı videolar) ciddi iddialar gündemi meşgul ediyor. Siz bu iddiaları nasıl yorumluyorsunuz?

AK Parti, iktidar olduğu günden beri illegal tüm suç örgütleriyle kararlı ve etkili bir biçimde mücadele ediyor. Cumhuriyet tarihinde eşine az rastlanır bir başarı elde etti. DHKP-C, PKK, KCK, DEAŞ VE FETÖ gibi uluslararası güçlerin besleyip büyüttüğü terör örgütleri veya kanunsuz hareket eden yer altı çeteleri, hareket edemeyecek duruma getirilmiş, en üst düzey sözde yöneticileri yargının önüne çıkarılmıştır. Bahsettiğiniz açıklamalarla kaybedecek vaktimiz yok, bu iddialarla alakalı yargısal süreç devam ediyor. AK Parti'nin kirli senaryolara çekilmesini asla kabul edemeyiz.

SUÇ ÖRGÜTÜ LİDERLERİNDEN MEDET UMUYORLAR

CHP başta olmak üzere muhalefette bulunan parti liderlerinin bir suç örgütü liderinin açıklamalarından medet umduğunu görüyoruz. Bu da çaresizliğin bir başka biçimi aslında. CHP’nin tarihine bakıldığında benzer davranışlara rastlayabilirsiniz. CHP’nin iktidara gelme pratiğinde sandık en son ihtimaller arasında. 1960’da nasıl darbeden medet umulduysa bugün de organize suç örgütü liderinin konuşmalarından medet umuyorlar.

BAĞIMSIZ MAHKEMELER KARAR VERSİN

Yarım yüzyılda ülkede çok şey değişti fakat muhalefetin iktidara gelmek için kullandığı yöntemler aynı kaldı. Siyasetin referansı hiçbir zaman suç örgütleri olmamalıdır. Sosyal medya videoları ile bir ülkenin gündemi belirlenemez, belirlenmemelidir. Kimin elinde ne delil varsa savcılığa, yargı yerlerine vermelidir. Ayrıca parti mekanizmalarımız buna dair değerlendirmeyi elbette yapacaktır. Her zaman da bu olaydan bağımsız olarak partimiz değerlendirmesini yapar. Bizler temiz siyaset vaadiyle yola çıkmış ve bunu her zaman gözetmiş bir partiyiz. Yargı iddiaları en doğru biçimde değerlendirecektir. Bırakalım bu konuda yargı görevini yapsın, varsa bir suç veya suçlu buna bağımsız mahkemeler karar versin.

Geçtiğimiz günlerde kaleme aldığınız bir yazıda, ‘’HDP değil, AK Parti Kürtler’in temsilcisidir çünkü AK Parti Kürt seçmenden HDP'nin aldığı oydan daha fazla oy almaktadır’’ diye not düştünüz. Bunu biraz açar mısınız?

Tekrar belirtmek isterim AK Parti bu ülkede son yirmi yılda girdiği bütün seçimleri totalde kazanarak herkesin ve her kesimin temsilcisi olmayı fazlasıyla hak etti. AK Parti bu ülkede yaşayan bütün halkımızın ayrım gözetmeksizin yegâne temsilcisi ve umududur. Bu dün de böyleydi bundan sonra da böyle olacaktır. AK Parti sadece bir bölgenin, bir kesimin, bir grubun temsilcisi değildir. 83 milyonun, 7 bölgenin ve 81 ilde yaşayan vatandaşlarımızın temsilcisi ve hizmetkârıdır.

AK PARTİ BÜTÜN TÜRKİYE’DİR

Kürtler özelinde de baktığımızda bu böyledir. Yazımda da belirttiğim gibi Türkiye’de yaşayan bütün Kürtler’den AK Parti daha fazla oy almaktadır. HDP Güneydoğu ve Doğu Anadolu’nun bazı şehirlerinde AK Parti’den daha fazla oy alıyor gibi görünse de, gerek iki bölge düzeyinde gerekse Türkiye genelinde durum bunun tersi. Bugün biliyoruz ki İstanbul nüfus yoğunluğu itibari ile Kürtler’in en fazla yaşadığı şehir. Ayrıca batı illerinde neredeyse Güneydoğu’da yaşadığı kadar Kürt nüfus yaşamakta ve yıllardır başta İstanbul olmak üzere diğer pek çok şehirde hala Kürtler’in büyük çoğunluğunun oylarını AK Parti’ye verdiği yadsınamaz bir gerçek.

ÇOK TABU YIKTIK

Doğu ve Güneydoğu’da büyük Kürt nüfusu barındıran Gaziantep, Malatya, Sivas, Erzurum, Elazığ, Şanlıurfa, Adıyaman, Bitlis, Ağrı, Bingöl, Muş gibi şehirlerde AK Parti son seçimleri önde bitirdi. Bütün bu göstergeler AK Parti’nin HDP’den daha çok Kürt temsilciliğini hak ettiğini gösteriyor. Altını çizerek tekrardan ifade ediyorum; AK Parti bütün Türkiye’dir; Türkiye AK Parti’dir. Kimse boşuna birilerinin temsilciliğine soyunmasın. Biz Kürt’ü, Türk’ü, Arab’ı, Müslüman’ı, Hristiyan’ı, Alevisi ve Sünnisi ile hep birlikte Türkiye’yiz.

Biriz ve beraberiz. Kimse milletimiz adına yapay ve dayatma temsil iddialarına yeltenmesin. Siyasetimiz, sevdamız, aşkımız Türkiye’nin her ferdinin kendini birinci sınıf vatandaş olarak gördüğü, kimsenin kendini dışlanmış hissetmediği, müreffeh bir Türkiye’yi inşa etmektir. 20 yılda bu yolda çok mesafe kat ettik. Çok tabu yıktık, konuşulamayanı konuşturduk, hayal edilemeyeni yaptık, özgürlük ve demokrasi çıtasını yükselttik, aşı ve işi büyüttük. Biz bütün milletimizin hizmetkârı ve aynı zamanda temsilcisi ve umuduyuz.